HAZRETİ ÖMER HATTABOĞLU ÖMER-
-BÖLÜM-2
Peygamberin eli idi, tıpkı Hz Ebubekir sıddık, Hz Ömer bin hattap
Hz Ali bin Ebu Talib gibi, Peygamberin eli idiler
Adaletin timsali Hattaboğlu Ömer
Hz Ebubekirden sonra ikinci halifemiz
Nefsini bağlamayan zincirler
İman ile nefsini bağlayan iman zinciri ile gelen
Çileyi sinesine bağlayan İslam için Çileyi çeken
Yalın Ayaklı imana koşan idi
Hz. Hamza’nın Müslüman olması üzerine,
Mekkeli müşriklerin telâş ve endişeleri had safhaya gelmişti
Müşrikler ve başı gazap ordusunun kumandanı gibi
bedeninde vefasızlığın kokuşmuş nefesi, azat olmuş
atlar gibi dörtnala kişnemekte
Bedenleri, yürekleri taş ve topraktan kireç kurumuş ve çatlamış
Dillerinde nankörlükle kişnemekte
Zülüm ün doğumunda niyetler, gözler, eller kalpler
Mahkûm ızdırabın yokluğunda prangalı yokluğun
pençesinde
Zülüm un sancısında
doğum yapan kalpler nankörlük kuyusunda pislik, pislik kokar
Dilde beklenen merhamet
kelimesi lal olmuş kokar, kokar irin, irin kokar
Gözler çaresizlikte
bakar arar gelen muştulu yolcuyu ve yolcusunu ve dostunu
Çığlık, çığlık
merhametin ispatını bekler gözler muştuyu, yolcuyu, yolcusunu ve dostunu
İnsanlıkları musalla taşında, sallanan koltuklarının telaşında kıskançlık,
Vefa vefasızlığın anaforuna
kapılmış münafık nefislerinin nefesinde can çekişmekte
Bağırışı idi imansızların ıkınışları, çığlıklar idi
Yüreklerini tırmalayan soluksuz
bırakan imansızların sesleri idi
Soluksuz kalacak kılacak olan bilinmeyendi,
Bilinenin ve gönderilen bilinenin bilinmeyen olarak
soluksuz iman ile dönüşü idi Ömer bin hattap
Dile yansıyan acıların
yok olan güçlerinin ve zulümlerinin acı seslenişi idi
Ve bitişi idi zulümlerin
ve koltuklarının yerle bir oluşu idi
Merhamet dilemeyen ve merhameti bilmeyen gözlerin,
Gözlerine Merhamet kılıcı ile şiş sokulmasının
sancısı idi Ömer bin Hattap
Beklenen muştu idi,
Ve gelen yolun yolcusunun yolcusu olan O Resul ,
Ve Resulün yolunda beraber yolcu olan o yolcu ve dostu idi,
Yoldaki, yoldaşı ve dostu idi Ömer bin Hattap
Gözlerinde tedirginlik, dehşet kol geziyor öbek öbek
Fersiz idi görmeyen ve kör olan gözleri,
Gözler tedirgin zincire
bağlasan durmaz imansızlık akar öbek öbek oluk oluk
Olacak olayların sonunu
merakla bekleyen nefesler soluk soluk
Akacak kanlar birazdan
belki oluk, oluk
Hz. Hamza’nın Müslüman
olması üzerine, Mekkeli müşriklerin telâş ve endişeleri
Ve dilleri kör kurşun yemiş
gibi lal olmuş
Kör kurşun yemiş
yürekleri deli dana gibi böğürmekte
Kırık dal olmuş
Kör kurşun, serseri
kurşun yemiş gözler sancısında ızdırabın har olmuş
Çaresizliğin Dehlizinde
Şaşkın, baygın, solgun
Güçsüzlerin feryadını imanlı gönüllere de duyulan
ve insanlığı yok etmeye giden ve duyulan feryatları
Kendilerini yok edecek olanı, iman ile buluşunca yok eden
Mümin gece gündüz Allah'ı
razı etmek için çalışır, münafık nefsini razı etmek için çalışır
Mümin iyiliği emreder ve
kötülüğü sakındırırı, münafık iyiliği unutturur kötülüğü çağırır
Mümin ibadeti yalınız iken,
münafık kalabalık iken güzeldir
Ve
Mümin övüldükçe, münafık övülmedikçe kızar ayetleri ve
Kutsi hadisleri şiar edinenlerin savaşı
başlamak üzere idi
Diller ve gözler ve nefesler ve Mekke bekler
Merhameti ve Âlemlere Rahmetin dostunu muştu ile
Münafıklar olacak olanı beklerken
Ve gönderirken merhametin yolların kapamaya
O Ömer bin Hattap'ı,
Resulün Kanını canını alması için
Beklenenin diğer olacak
yüzünü bilmekten aciz ve zavallılar
Tüm feryatları imansızları ve merhametsizleri imanı ile
O Resul ile yok edecek gönüldü Ömer
bin Hattap
Elinde kılıcı ile o
Resul öldürmek için yola çıkan ve yolda iman ile şeref bulan
Bilinenin, bilinmeyen
yüzünün gün yüzüne çıkması idi
Çünkü parmakla gösterilen kahramanlardan biri de
Müslüman olmuş, iMAN ile şereflenmişti
Resûlullahın saflarında girmişti
Bu beklenmedik olay, müşrikleri,
büsbütün
çileden çıkardı, imansızlıkları had safhaya gelmişti
Hz. Ömer bu sırada daha Müslüman olmamıştı
Gezerken son derece sinirli Mekke sokaklarında
Müşrikler öldürmeye gönderirken yeniden doğan idi gönüllerde
Bir gün, Resûlullah efendimizi, gördüğü yerde öldürmek niyetiyle
evinden çıkan idi Hattaboğlu Ömer'di
Sevgili Peygamberimizi Mescid-i Haram’da namaz kılarken buldu
ve namazın bitmesini isteyerek, dinlemeye başlayan
Ömer'di
Habîb-i Ekrem efendimiz, El-Hâkka sûre-i
şerifini okuyordu
Hattâboğlu Ömer, Peygamber efendimizin okuduklarını hayranlıkla dinleyen
Ömer'di
Ömründe böyle güzel sözler duymamıştım diyendi
derli topluluğuna hayran
olmuş, niçin geldiğimi unutmuştum diyendi