Online Üye
Online Ziyaretçi
BU SEVDANIN KÜLÜNDEN
Her seherde bin vaveylâ düşer rebap telinden,
Bu mecliste hüzn ü melâl sunulur yâr elinden.
Saçın yolup figan eyler o bülbül-i şeydalar,
Duyulmaz bir tatlı kelâm goncelerin dilinden.
Kerem edip nazar kılmaz maşuklar âşığına,
Umman olur nice sahra gözyaşının selinden.
Cân, bahtının karasına yoldaş eyler geceyi,
Cânânın gül kokusunu sorar seher yelinden.
Tâ ezelden yanmış gönül bir ahunun nârına,
Nice mecnun hicab eyler hasretimin çölünden.
Ne gâm, vursun tîr-i müjgân, nişangâhtır bağrımız,
Hâr saplansın bağrımıza bî vefanın gülünden.
Nevbengi’yiz, gülzâr bildik firkatin ateşini,
Yandıkça hayat buluruz bu sevdanın külünden.