Yanlış
yerdeyim ben, anladım
Ne
kadar tanıdıktı oysa yollar
Umursamadım
köşe başındaki o aykırı gölgeyi
Binde
bir rastlanan bir garabet abidesi gibi
Bir
tebessüm yerleştirdim onun için
Dudağımdaki
acıma dolu o kıvrıma
Yürüyüp
yanından geçmeden önce
Nerden
bilebilirdim ki her köşe başında varmış öylesi
Aykırı
olan da benmişim, gölge olan da
Gerçek
olamayacak kadar yalnızmışım buralarda
Yollar
hiç de aşina yerlere çıkmıyormuş
Ben
geri kafalıymışım meğerse
Başım
açık, kollarım güneşle haşır neşirlerin esmerliğinde
Öyle
hiç de üzerine kuma getirileceklere benzemesem de
İki
adımda bir önüme çıkan barları koymadığım için
Yaşantımın
orta yerine
Yobaz
diye aşağılanan insanlarla sırf bu noktada buluştuğumdan mütevellit
Bir
sınıflamaya tabi tutulmuş durumdayım ne zamandır
Mahalleye
taşındığım ilk gün
Köşe
başında karşıma çıkıp
Buralara
ilişkin küçük çapta
Bir
tanıtma işlevi gören o çıplak bacaklı kız
Onların
bu yaptığını görseydi
Ne
derdi acaba
O
bile bir homurdanırdı belki
Ne
kadar şaşkın bakıp yargılasam da giysisini
Giysi
bile saymasam hatta o minnacık kot parçasını
Mahçup
ederdi belki de beni
Benim
göstermediğim o olgunluğu gösterip
Gözlerime
acımadan bakarken, dümdüz
Şöylesin
böylesin demeden, neysem öyle kabullenerek beni
Kara
çarşaflı bir kadın geçmesinden korkuyorum buralardan
Hayır,
başörtülü kızlardan, kadınlardan söz etmiyorum ben
Öyle
hafif bir esinti gibi çevresine değip geçen varlıklarıyla
Şortlu
kız gibi çakılıp koca bir çukur açmayan ruhlarda
Bedenini
bir gölgeye çevirecek kadar
Var
edebilen içindeki cenneti
Hayır,
kesinlikle onlar değil kast ettiğim
Ben
gerçek yobazlıktan söz ediyorum
O
çarşaflardan, ruhlara kadar varan karanlığı
İşte
o kara çarşaflılardan birinin geçmesinden korkuyorum buralardan
Kazara
doğru bildiğim bir laf falan eder
Doğru
olur en yanlış
Cinayet
kötü, der mesela
Zulüm
kötü, savaş kötü der
Baş
tacı olur anında hepsi buralarda
Medeni
olmanın alamet-i farikaları
Çünkü
buradakiler de yobazları aratmıyor hoşgörüsüzlükte
Şaşkınlık
kılıfına sokarak
Kendine
benzemeyene boşaltmakta üstlerine yok öfkeyi
Nefes
almazsanız ölürsünüz de der belki
Kara
çarşaflı o kadın
O
zaman ne olur, düşünmek bile istemiyorum
O
yüzden en korktuğum renk siyah bugünlerde
Güneş
gözlüğü bile takmıyorum