Soymak, soyulmak, yalnız bırakmak
Ve her şeyden el-etek çekmek
Cismanî ve bedenî arzulardan bütün bütün
sıyrılmak
Afakî olarak da kalben, Allah'tan gayrı
(mâsivâ)
Her şeyden yüz
çevirip, sadece ve sadece O'na yönelme
Yönelip zahirini
tüm varlığını iç ve dışını da
O'ndan başkasına
gönül verme dağınıklığından,
O'na gönül verirken de karşılık bekleme gibi
Garazlardan(Hedef, amaç, maksat )ivazlardan(Ödün)pak tutmaktır ki
İşte bu
düşüncenin kahramanına da "ehl-i tecrîd" denir.
Bit tebessüm
sabahı gönlümüzü Rahmana Tecrid edelim
Ağlamamız sakın
göz boyamasın
Her gün ayağımız kaymasın dinden uzaklaşmasın
Hep ben diye konuşmasın dilimiz nefsimiz
Kendini adam
saymadan önce insanları sayalım
Batıla kucak
açmayalım
Allaha Kurana Resule
kucak açalım
Zoru görünce
korkalar gibi kaçmayalım
Allaha Resule
kurana koşalım,
Koşalım da
mutluluktan neşe saçalım
Seherde
gözümüzü Allah diye açalım
Allah, desin
gönlümüz dilimiz gözümüz miraca uçalım
Gafil Olmayalım
gafil olan gerçeği görmez,
Gafletten taviz vermez, şeytan ile gezerde
gezdim demez
Ne söylesen faydasız hiçbir fayda vermez
Kulağa öğüt kalbine de iman girmez
MEHMET ALUÇ
ANKARA SİNCAN