Manâda tereddütte kaldığım anlardayım Yakîne ermek için ravzâna geldim yine Peykan kuyularına daldığım zanlardayım Tecellîne tutunup nârında yandı sîne
Nedâmet hırçınlığı göğsümü yakıyorken Bilâl’in sesi ile vurulmuşum döşümden Tesellîsi Âraf’tan Firdevs’e akıyorken Huzur kâfilesinde sorulmuşum düşümden
İçimde bir vâveyla arz-ı hâlim yeksandır Rikkatim elde değil beyhûde sanıyorum Şeydâm ağlar şemimde mihmânımsa noksandır Dehlizin öksüzüyüm s’ây ile yanıyorum
Firâkın töhmetiyle hissiyâta bürünüp Kırık ney sesi ile ereceğim sükûta Şadırvanda inleyip izlerine sürünüp Avucumda bir duâ duracağım rükûda
Yol ver gönül kuşuma tek murâdım bu olsun Çalab’ım der ağlarım seccâdeme sarılıp Kaderde varsa visâl ömre hayr ile dolsun Mahşere dek beklerim umûd ile karılıp
Demdir sîneme değen vuslat-ı irem değil Muhannetin bağını düstur bilme ol şeydâ Bin kez devrilsen dahî kalk yine anda eğil Gülzârınsa sızlayan âciz kalma ol peydâ
( Şeydaya başlıklı yazı Derin Mavi tarafından 25.04.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.