Peygamberim
Yüce
Allah'ın habibisin
Gönül sensiz
garip
Göremedim
gül yüzünü
İşit ti
cümle âlem ismini
Ümmetin
olduk ne safa
Cümlemiz
sana dedik Mustafa
Cümlemiz beş
vakitte senin ile durduk safa
Ebu cehil ve
yandaşları kuru kafa
Attın onları
bir tarafa
Müminleri
onlardan ayırdın ayrı tarafa
Gönüllerimize
senin ile geldi dil sefa
İnanamayanlar
imansız gitti öbür tarafa
Onlar sandı
akıl var kafada
Nah var
onlarda nah akıl nah kafa
Dudaklar
senin ile Kuran okudu
Anlamayanlar
anladı lakin anlayamamış gibi durdu
Zulüm
edenler Kuranı sesinden senin ile dinleyince
Tatlı
hülyalara dalmıştı
Sanki
cenneti yaşıyorlar sanmıştı
Nefis onlara
oldu padişah
Akıllarına
geldi Allah
Lakin
emirlerini kabul etmediler edindiler başka ilah
Onlar inandı
kesreti ilahcılığa
Şaşırınca
beşer
Şeytan ile
beraber gezer
Şeytan o
zaman yan yatar
Şeytanın
görevini insanlar yapar
Ebu cehil
yandaşları uyurgezer
Şeytan onlar
ile gezer
Bazen şeytan
onlarla olunca hayatından bezer
Utanır
yaptığında bir an onlardan kaçar
Onlarda iman
ne gezer
Onlar ki
şeytana benzer
Gönülleri
ezer geçer
Senden
mucize isterler
Mucizeyi
görünce yan çizerler
Utanmadan
büyücü derler
Nurun âleme
saçıldı
Gönüller
senin ile açıldı
Esselatu
vesselamu aleykeye ya Resul Allah
Peygamberim
Gül kokulu
peygamberim
Senden
kaçanlar çok soğuktu
İman yolunda
yürümeye mecalleri yoktu
Bir adında Ahmet’tir
Gelişin âlemlere
rahmettir
Yolunu da
gelmeyenin sonu felakettir
Yolu
cehenneme eşittir
Yolundan
uzaklaşan adileşir
Yüce Allah
Celil
Seni
gönderdi sen ki kadrimizi bilen kadri cemil
Girdin
gönüllerimize
İnsanlar
sana yaklaştı
Gönüllerimize
iman girdi saf saf
Namaza durdu
müminler senin ile saf saf
Gönüllerimize
eyledin insaf
Her zaman
gönüllerimizde durdun yerin idi en ön saf
Zulmedenler
insafsız avcı
Sensin
gönüllerimize baş tacı
Ne oldun
savcı
Ne oldun
avcı
Gönüllerimize
sundun Kuranı imanı açıklayıcı
Zorlamadın
kabul için baskı acı acı
Aktı
gönüllerimize getirdiğin din akıcı
Zulmedenlerdi
alaycı ve aldatıcı
Sen idin
kucaklayarak açıklayıcı
Kâinat ve
sana inananlar
Nefsi ve
şeytanı zulmü yere serdi o an
Kâinat senin
ile dirildi geldi can
Merhaba sana
Rahmetellil âlemin
Sen âlemlere
Rahmetsin
Senin ile
neşe ile doldu cihan
Etmezdin
yalan yere yemin
Sen Emindin
Gayet emin
En emin
Kaygan yol
değildi gittiğin yolda zemin
Gönüller
girdin emin emin
Senin
yolunda olamayanların yolu kaygan zemin
Seni
öldürmeye geliyordu Hattap Hz Ömer demin
Sana
yaklaşınca anladı sendin emin
Kaygan
değildi sağlam idi zemin
Diz çöktü
önünde sende buldu huzuru demin
Sendin
Rahmetellil âlemin
Şehadet getirdi
hemen sendin kendinden emin
Sana
koşanlar çoğaldı kudurdu Ebu cehil demin
Burak adını
duymuştu
Âşık olmuştu
Hüzün ile
ağlıyordu
Kırk bin yıl
onun için yemek içmek aşk idi ismin
Adına âşık
olmuştu
Miraçta sana
kavuştu o âşık
Bizler olmaz
‘mıyız sana maşuk
Sensiz dil
ömür buruşuk
Bedenler
olur uyuşuk
Dil konuşur
abuk sabuk
Gönüllerin
akidesi olur bozuk
Yolda
yürüyenlerin aksanı olur bozuk
Sana cümle âlem
âşık
Peygamberim
sana olamaz ‘mıyız maşuk
Senin ile
idi beraber cihan
Seni
gönülden sevdik her zaman
Kâinat seni
gördü
Mutluluğa
senin ile erdi
Sensin
gönüllere bin bir deva
Sendin kâinata
gülüşün ile reva
Salat ve
selam sana ve ashabına ve ehli beytin olsun
Gül kokulu
peygamberim
Mehmet Aluç