Daha dün koymuştum şuraya kalbimi hem de ellerimle. Tek tek ayıklamıştım hüsranı, kibri ve onca safsatayı. Biraz hüzün kalmıştı sonrasında ve bir o kadar özlem. Nereye kayboldu, ah bir bilsem.

 

Ne var ne yok çöpe attım maziye dair. Tüm mektupları yaktım birer birer. Ellerimle çizdiğim tüm o resimler nasıl da ıslanmış yaşlarla. Buruş buruştu her biri ve ne çok esinti taşıyordu dünden.

 

Dün dedim değil mi… O dünler yok mu… Ne hikmetse kopamadım gitti. Ne çok şey yığılı dünde. Anım nöbette iken artık umursamıyorum bile yarınları. Dünden kopamamışken ne gerek var yarınlara demir atmaya. Demir attığım ne çok şey var haricinde: Biraz aşk, biraz yılgı ve bir o kadar umut.

 

Bakıyorum da sağıma soluma, ne çok ses geliyor uzaktan ne idüğü belirsiz ve kimden geldiği belli olmayan. Bozamam vakur duruşumu, uyamam da kimseye. Zaten başıma ne geldiyse şu sefil ruhumun o çömez yalnızlığından gelmedi mi. Sevi yetim de yetmiyor bazen. Ortak dilden konuşamadığım ne çok insan var, senin gibi. Ya sen dediğim ikincil tekil şahıs gerçek miydin diye de az sormuyor değilim hani kendime.

 

Tümleyen mi yok eden mi? Yandaş mı muhalif mi? Kim mi? Bilsem…

 

Kimdin? Meçhul.

 

Ya ben kimim? Hala arıyorum aşkı aradığım gibi. Daldım gittim dün gece elimde okuduğum kitapta kendimi ararken hem de. Buldum mu? Henüz değil dostum.

 

Kayboldukça buluyorum eksiği gediği. Buldukça kayboluyorum o girdapta haricimde oluşturulan. Anlamsız ve budala sanrılarla kendini avutanlara bakıyorum da. Sadece bakıyorum zira körelmiş ruhları ben dolduramam ki. Tıpkı onların bendeki boşluğu dolduramamaları gibi. En azından sığınağıma biriktiriyorum duygularımı. Üst üste diziyorum eşlik ederken ruhani izdüşümüyle dans eden kelimeler. Boğulmak da olası şükürler olsun ki hala teneffüs edebiliyorum güzellikleri onca kir pas içinde.

 

Bunca yenilginin üzerine nasıl oluyor da dimdik ayaktayım o da ayrıca cevaplandıramadığım açık uçlu bir soru. Oysa ne kolaymış sınavlarda onca şık arasından doğru cevabı bulmak. En kötü ihtimalle beş şık varsa beşte bir oranda doğruluk payı vardı. Hele ki konuya hâkim olduktan sonra kesinlikle geçerdim o sınavdan. Mükellef olduğum onca bilgi paylaşımı ve kalın kitaplar. Sahi benim taşıdığım bu öğrenci ruhum bile çoğunun nazarında bile alay konusu. Her şeyi görebiliyorum hem de bu mesafeden üstelik. Sezdiğim onca şey arasında cevap vermeye tenezzül dahi etmediğim sayısız ayrıntı. Bilmediğin ne çok şey var hakkımda bildiğini sandığın. Ben bana yeterim dostum. Kıyametin habercisi bu gidişatı gördükten sonra memnunum halimden ne de olsa onca ayrışmaya rağmen üstelik.

 

Kâinatın sırrını çözme uğraşım halen devam etmekte. Ya çözeceğim ya da iyice kaybolacağım. Ama arayışın verdiği o hazzı ta derinde hissederken yeri geldi mi hüzün bile hoş bir tat bırakıyor damağımda. Çoktan geçmişim dünyevi ihtiraslardan ve beklenti yüklü yarınlardan. Bu da demek değil ki umutsuzum. En azından neye haiz olup olmadığım artık müphem bir sanrı değil. Değilmiş daha doğrusu. Şu göçebe ruhum beni benden almışken üç beş sırnaşık ve anlamsız yankıdan ne zarar görebilirim ki. Ne de olsa en büyük zararı hep kendimden görmüşümdür.

 

 

Kavram kargaşası içinde devam ediyorum yola.

 

‘’Haydi, durma ve indir kepenklerini ruhunun’’ diyor bazıları.

 

Olası ne kadar seçenek varsa çoktan elemişim zamanında. Ve yeni şıklar arz-ı endam ediyor basiretsizce ve yalpalayarak.  Ne çoktan seçmeli bir sınav ne de açık uçlu bir soru takdim edilen. Düpedüz bir çılgınlık ve müphem bir çığlık yakın ya da uzak hiç fark etmeyen üstelik.

 

Net, yalın ve olağan bir gidişattan soyutlayıp bir labirente sokma gayesi güdülse de nasıl bir sorumluluk olabilir ki taşıdığı bu beyhude ve anlamsız uğraşların. Ne suret ne de bir ses. Yenilgilerinin şerrinden kaçmaya çalışıp set çekmeye meraklı anlamsız ve soyut varlıklar. Yılgıları öylesine açık ara farkla önde ki kırık bir kalem tek beklentileri. Onca kırık dökük bırakmışken arkada ne zararı var şu sefil kalemin. Üç beş duygu kırıntısı yeri geldi mi soyut bir hayatın somuta indirgenip sayfadaki izdüşümü. Ne mümkün ne de olası cevap vermek. Olsa olsa anlamsız ve gereksiz.

 

Doğrultu da eksen de sabit ve öngörüsüz tarafımca algılanan. Farkındalık seviyem ise en tepede her ne kadar somut verilerle iştigal edemesem de. Algıların seyri olabildiğine ve duygularını teamülü.

 

Gecenin koynundan kopup gelmiş onca karartı gündüze nispet edercesine. Tutanaklar tıkış tıkış, kılıfına uydurulmuş ne varsa ve kime dair ise. Ne ilgi alanıma girer ne de önem arz edebilir nazarımda. Mühim olan onca şey dururken mümkün mü taviz vermek her ne kadar beklentileri bu doğrultuda olsa da.

 

Yıllar yılları devirir devirmesine de biri diğerine hep el vermiştir marifetmişçesine. Ve marifetmişçesine kalkanı dahi delmeye kalkan onca münafık adı sanı bile olmayan.

 

Tek önem arz eden gerçeklerin yüzeysel değil derinlemesine kişinin özelinde yeri geldi mi genelinde yaşattığı. Tıpkı hayat gibi tıpkı güneş gibi engin ve yalıtımsız seyri üstelik hiç kimseye paye vermeden ve alnı açık.

 

Yeri geldi mi sıradan yeri geldi mi şahsına münhasır ve kimliğini hep koruyacak.

 

Yeri geldi mi sakin yeri geldi mi mizacın gerekli kıldığı ne varsa varlığına ve kalemine sahip çıkıp.

 

Hak teşkil etmeyen sayısız ve gereksiz kovuşturma. Hak çiğneyen ayaklar ışıktan ve inançtan mustarip.

 

Yadsınası ne varsa ya da emsal teşkil eden onca sanrı gerçeğin bir uzantısı olup tam da önümde duran. Ötesinde neyi istersem önümde durmasına izin verdiğim. Ne harici güçler ne de savruk ve kasvetli tutanaklar bertaraf etme arzusu güden. Ve tüm gerçek; olması gerekenden ziyade olan ve sabit kılınmış tarafımca yüksünmeden ve yılmadan…

 

 

( Arayış başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 4.11.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu