Ne
kadar sürerse sürsün ömür, ne kadar sıkıntı olursa olsun ömürde bir gün bir
anda bakarsın biter, gülümsersin hiç solmayan Rahman’a secdenin güzelliği ile
imanın tevazu gülüşü ile sabrın rızası ile…
Rüzgâr
tozu dumana katar ve sonunda sakinleşir, etrafta ne kadar pislik çalı diken
varsa alır götürür, çelik duvarla kaplanmış sabırla yol alırsan rüzgâr temizler
gönlünü, seni yıkmaz sirkeler ayırttırarak kendine getirir…
Ey
ömrüm ey gönlüm sen sabırla ol isterken sadece yüce Rahman’dan iste sabırla, acılarına
şifanın kaynağı olan Rahmandan iste secde ile, dua ile ,şükür ile…
Ey
ağlarken susan gönlüm, ağlayışla çökme diril, yeşert gözyaşlarınla içinde
kuruyan merhamet çiçeklerini, dağıt etrafında kim varsa bu merhamet çiçeklerini,
gömme mecnun aşkı gibi merhameti çöllere kumların içine, yoldaş ol merhamete veya
bırak o sana yoldaş olsun alsın seni ötelere taşısın. Zirvesinde ve dibinde
etrafında gülücükler estiren merhametin kapısını gönlünde kapatma aç sonuna
kadar, ikram et insanlara ikram bulasın, hele yaralı bir gönle merhametle
yardımla dokun ve o muhteşem gülüşünü gör ve hayran kal ve Yüce Rahmana şükür
secdesine varırsın…
Yaratan
Rahman… Olunca eksiksiz olur kuluna şefkat ile yaklaştığını sardığını görürsün,
hele birde günde beş vakit namazla birleşince bambaşka bir âlemin kapısını
açar, Ötelere doğru bir yolculuk hazırlık, karşılamanın güzelliği başlar, ilk
durak ve son durak arasında güller dikmeni sevap kazanmanı gönül kazanmanı
Allah rızasını Resul rızasını kazanmanı sağlar…
Mehmet
Aluç