Ve ben üzerime düşen neyse hazırken yakaladı hayat aniden.
bakmayın ağlayışlarıma, umarsız bir hayatın tesellisi geliyor aklıma bugünlerde
satırların ranasından
kalbime inen bütün duygular
bir içim suydu.
fevkinde değilim hiç bir kalabalığın
en vahşeti yalnızlıktı
sessizlik ve
inleyen saatler bir de...
Sevmek gibi bir şeyler vardı
ömür boyu verilmiş ellerime.
bir bedeli o sevmek denen şeyin
dedim ya
ömre ilim ilim dokunmaktı ..
umurumun kenarında ne kadar dans ederdi çile
ne kadar boğardı asi geceler
ne kadar sıkardı mermisini cehaletin silahı
tek gecelik bir hayat değil ki kıvranıp duralım.
yaşa gitsin diyorum doya doya
seve seve
yorula yorula ve dinlenerek arada.
gidiyoruz
dünden bugüne atlayıp
yarına doğru az az.
yastığımızın adı
kuş tüylerinden değil ki...
siz bilir misiniz bilmem
kuru yerde uyumanın tadını!
öyle tatlı aslında hayat
öyle rahat ve ağrılı...
ütopyası var dünyanın hayalimde
konuşsam dil uçuklar
diller uçuklar söylemlerimden
susuyorum bu yüzden.
her hikaye baksın başının çaresine.
bir fanusun içindeyiz işte.
kimisi şaşalı
kimisi mat bir rengi bürümüş üzerine.
Sev kardeşim
ne olsa ölüme kadar
yarınlarda güneş hep el sallayacak yeniden!
sıcacık ve rengarenk(!)
AnKA
(
Umarsızlığın Hayat Tesellisi başlıklı yazı
Ayşenur... tarafından
10.08.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.