Aşkın Hasretiyle Yanarım
Gurbet ilde yanarım bir su verenim yoktur
Bu gurbet bu hasretle inanın bana çoktur
Rabbim bu hasretliği Rahmetinle sen durdur
Aşkın hasretiyle ben yanarım nice nice
Varacağım bir vuslat pınarı yok mu bana
Vuslatın o rüzgârı değsin artık bu cana
Hasretin alevinde Rabbim sen kurtarsana
Aşkın hasretiyle ben yanarım gündüz gece
Yine dolandı bu gece yârin ismi dilime
Uzatsam gurbet ilde eli varsa elime
Gözümden tüter yine hayali gündüz gece
Aşkın hasretiyle ben yanarım hece hece
Kaç şafak yine doğdu bu garip ben ömrüme
Şafakla gündüzlerim hasret kaldı gülüşüne
Beni senden aldı bu gurbet böylesine
Aşkın hasretiyle ben yanarım gece gece
Aramayın yalanım yoktur hiçbir sözümde
Yârin hayali tüter hale bu can gözümde
İsmini anarım düşmez gece gündüz dilimde
Aşkın hasretiyle ben yanarım nice nice
İşte geçiriyorum zamanı bu sancıyla
Duamdasın beş vakit hem de çok fazlasıyla
Hasretim biter vuslat gelir yar sırasıyla
Aşkın hasretiyle ben yanarım ben kendimce
Gurbetlik aramızda çekil sen kenara
Sen var iken vuslata varalım mı ölünce
Yâri sevmeyeyim mi yaşarken ben gönlümce
Aşkın hasretiyle ben yanarım gülmeyince
Üzerime örtü gurbet karadan bu perdeyi
Her gün kavga ederim duyarsın gümbürtüyü
Yine aklıma düştün özledim senle köyü
Aşkın hasretiyle ben yanarım görmeyince
Geceleri sarılıp yattığım mis tenindir
Bu gönlüm senindir yar senin gönlün benimdir
Seni seven gönlümdür yar ateşi senindir
Aşkın hasretiyle ben yanarım ben halimce
Kul Mehmet’im halim budur söyleyebildiğimce
Yârden ayrı saadet olmuyor gördüğümce
Gönlümdür delik deşik yar gurbette deyimce
Aşkın hasretiyle ben yanarım nice nice
Mehmet Aluç-Kul Mehmet