Giden Perişan Geri Gelen Bin Pişman
Seyir ederim gönül penceremden hayatı
Tozpembe hiç değildir yalnızlık sarmış etrafı
Birbirine dönük değil ters yöne dönmüş insan
Saralar yarılmadan kangren olmuş sarmış hayatı
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Aynı anda birbirini sevmeyen insan
Canı isteyince seven küsen olmaz cana hiç can
Düşünceler firak fikirlerde damlar kan
İçinde çıkamadığımız hayat ve sorular cevapsız kalmış
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın
aradaki dağlar
Canımız yanar parçalanır anlatmaya tarif bulunmaz
Yola çıkarız deva için gidecek bir düzgün yol bulunmaz
Giden perişan geri gelen bin pişman yola çıktığına
Canım yanıyor neden anlatamıyorum hece ’siz kaldım
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Gönlümüzün parçalanmasından yorulduk nefes almadık
Bir gün yan yana oturup bir muhabbetli günde kalmadık
Sarılanın kolunu kopardık uzağa kaçtık adam olamadık besbelli
Yürek sökmekten yorulmadık sevende olamadık
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Bir hatadan bin bir hataya nasıl koşuyoruz
Biz bu hataların içinde nasıl coşuyoruz
Bilmem bu hataların içinde bal börek mi buluyoruz
Parçalıyor gönlümüzü ömrümüzü neden görmüyor
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Gelişleri beklemedik gidişlere baktık
Yalnız yaşadık yalnız yattık kalktık
İnsan onurunu nasıl üç kuruşa sattık
Yaklaşmadık hep kaçtık uzakta kaldık şaştık
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Seven olmadık hep sevilmeyi hoyratça bekledik
Gidenlere kal demedik gidenler gelmezdi yanıldık bekledik
Hep kendimizi düşündük başkaları için çaba sarf etmedik
Ağlayanların gözyaşını silmedik aval aval baktık zevkini
çıkardık
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Anlaşılmazları aradık anlaşılmaz olan bizdik anlamadık
Yanılma nasıl olur dedik yanılan bizdik farkına varmadık
Ağlatan kimdir ulan dedik ağlatan bizdik idrakine ulaşamadık
Kalan kim kal bırakan kimdir dedik bizdik biz ne demektir
bilemedik
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
En kör uykuların uykusuna yattık kör kalktık kör baktık
Heyt ulan lambaları kim kapattı dedik bağırdık çağırdık
Kör bakan bizdik körlük ne kötüymüş işte farkına varmadık
Gönül kırmaktan zevk aldık üstüne bastık neşeye daldık
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Yanlışlıklar yalnızlıklar avcumuzda birikti yüzümüzü yıkadık
Yakan yanlışlıkları yalnızlıklar su diye içtik içtikçe susadık
Ağzımızı gönlümüzü diktik yanlışlıkla farkına hiç varamadık
Başkaldırmak gerekirdi bu hoyratlığa yoksa insan neydi
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
İsyan bayrağını çekemedik haksızlığa hep sustuk
Tek başına yola çıkamadık korktuk oturduk
Gelen vurdu giden vurdu seyrine doyum olmuyor dedik
Sıra bize geldi yardıma koşan yoktu nasip dedik
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Giyotinleri kalleşçe yakaladığımız yiğitlerde denedik
Yiğitler mertti kalleşliği bilmezdi kalleşlikle yendik
Karanlık perdeler ardında gönlümüzde isyanı hapis ettik
İsyan haksızlığa zalime karşı duaydı öksüz masumların adına
Yaralı ağlar saramayan ağlar yıkılsın aradaki dağlar
Mehmet Aluç-Kul Mehmet