Gidişler vardır.

Bir bıçak gibi saplanır yüreklere.

Avuçlardan gelen kan kokusu.

Kâbus olur gecelere.

 

Ne zaman bir polis sireni duysam,

Sanki suçlu benmişim gibi korkuyorum.

Oysa bir karıncayı dahi incitemeyecek kadar masumum.

Böyle zamanlarda,

Bakir düşlerimin arkasına gizleniyorum.

 

Ne zaman bir ambulans sesi duysam,

Sanki beni taşırlar hasta benmişim gibi

Başım döner kanım düşer.

Dilimde tedirgin bir dua,

Koşmak için yaratana âmin dememi bekler.

 

Ne zaman bir itfaiye sireni duysam,

İçimdeki yangını söndürmek için geldi sanırım.

Bilirim ki hiçbir semt yangını içimdeki kadar acı veremez.

Ne fayda ıslansam sel felaketi bir yağmurda,

Sönmüyor bu yangın sönmeyecek ilelebet.

 

Ne zaman bir asker sesi duysam,

Sokakta halk çığlık çığlığa bağırıyor.

Bilirim ki bu hain darbenin kokusu.

Başlar sokaklara çıkma yasağı,

Deler geceyi hainlerin hınzır kahkahası.

Lakin bu sefer olmadı başaramadılar.

Bu efsunlu direniş halkın başarısı,

Yıkılmadık, yıkılmayacağız çok şükür.

( Çok Şükür başlıklı yazı Mecaz Adam tarafından 14.11.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu