Zaman ufalandıkça sandığın dibinde

Aykırı nizamlarda saklı bakir gecenin ufku.

Zan’dansa zindan misali

Tereddütlü bir günün ölüm fermanı

Yine didik didik içimin pamuklara sarılı yalnızlığı,

Efkârı yâd ettim madem

Bu mu olmalı şairin zikri?

 

Kundaklanan devranda asılı asal hükümlülükleri

Ondalıklı aşkların paydasında

Zehir zemberek şeytanın nutku

Bir de tutulmuşsan ay misali

Tutanaklara geçir hani

Ya da sus ebediyete kadar,

Sar sarmala beyit beyit hangi acıysa

Ser ver zannınca sır ver kendimce.

 

Susuver ya da günün körü hatta

Gecenin ayazı

Yüreğin yufkasında demlenen mayıs misali

Körel yeri geldi mi yüksünmeden

Ama açık etme de

Yüreğin kurduğu bağdaşı.

 

Zencefilli sözcükleri öğüt aklınca:

Öğüt ki aklansın ruhun,

Pekişsin dirayetin

Bir de sor bakalım

Bu mudur bilinmezin kerameti

Üstelik kıyımda iken meali sessizliğin,

Aşk fakiri oysa ne çok engin bildiğin

Katmer katmer aç sadece

Ya da gül bildiğince:

Gül ki dağılsın zalimin zulmü

Ya da sonlandır zamanı

Eşleştiğin bil ki sadece senin değil

Evrenin fıtratı.

 

( Gül Ki... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 3.05.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu