Özlem biriktirmekse, en alası
Asla şiir olduğu kanısına varma sayın
okuyucu
Üstelik kemirgen imgeleri de zan
altında bırakma
Sadece yumul içime
Üstelik doğurgan bir tebessüm iken
Aklımdan süzülen nice yangın.
İhbar et o büyük yenilgiyi:
Ben ki deminde hüznün,
Çorak topraklarında dost denen
büklümün:
Dergâhımı sattım bu gece,
Vurdum kendimi yollara,
Hüznü evlat edindim miladında ömrün
Artık hangi içli feryat ise
Gönülden uçuşa geçen,
Şu beyhude kerametinde
Alıngan düşlesin varsın kader
İlah sevinçlerimi.
Aşkı da sattım ölümlü güllerin
Yanık tenine binaen,
Algıların zehrini sağdım
Ağarmadan gün:
Topladım dökülen kırıklarını
Kaybettiklerimin.
Tamiri mümkün değilmiş;
Tanrı fısıldadı içime:
Yine de ferah tut yüreğini
Hem belli mi olur,
Mealini de eksik etme
Hangi gölge ise düştüğün peşine.
Kargacık burgacık köle yazgım;
Titrinde nihavent bir şarkı kadar da
Ağır başlıyım madem,
Hiç mi yüksünmez insan kaderinden?
Hâşâ, Tanrım,
Bunca hüznü eleseydim hikâyemden
Nasıl yazardım satır aralarına
ektiğim
Ümitleri de sonlandırmadan
Varsın kerelerce kundaklanayım.