1
Hiçbir zaman aralığı tanımı yok
önümdeki defterde üstelik sadece güne dair gel gör ki; beynimdekiler hep dünün
ürkünç sesiyle içli dışlı.
Günümü düne devrettim an itibariyle
aslında her birimiz yine yoksunluğun tadını hissedip bir varlık bilinciyle yaşayıp
gidiyoruz da nereye kadar?
Gökten çalmaksa beyazı,
Masumiyetin tadı damağımda dünden de
öte
Boyutsuzluğuma, şerh düştüğüm
Yine devrik inkılaplarımın kayıp
rakımı.
Kayıtlardan taşan hazandan dertliyim
madem
Ötelendiğim hükmüne binaen evrenin
Satmadığım yürekten de mesulüm
Sarkacını aşka çevirdiği,
Katmer katmer açan çiçeklerin solduğu
güne
Hezeyan yükleyip de soldurduğu
ömrüme.
Gün kaygılı benden öte;
Sen sanrılı aşkı bilip de en yüksek
rütbe;
Konuşlu olsam an’a neye yarar?
Hele ki irkildiğim iklimlerde
teyakkuza duran
Bir şiir kadar yoksa değerim.
Zanlardan müteşekkil karabasan;
Zehrin batılında ölü ya da diri
Üç beş cümle yine nakşeden hüzne
Rağbet ettiğim bile bile
Bir de evren çemkirirken iyiye ve
güzele
Özrümü çoktan çevirdim özleme.
Aslımda saklı yansızlığım;
Gözümde kalsa idi keşke ferim;
Gönlümde niyazların ederiyim
Arsız kelamı şiir sandığım;
Şiir sandığımı ayaklarına serdiğim;
Serildiğim gönülde kalan ukde belli
ki
Sevdikçe dirilmeyi huy edindiğin gece
ertesi.
Aşkı nakşeden hangi zikirse versin
elini;
Sevgiyi çarçur eden hangi zihniyetse
Sussun ebediyen;
Sevip de hor görülmeyi meşk edinen
ben olsam keşke
Bir de sözlerimi tohum misali eksem
gönül bahçene.
Ne biçim ne de hiçim demeyi
Çok görme;
Susup susup cezayı da arz etme
müşkülüne
Yığdığın garibe derin bir azap;
Sevdalı nameleri de kılıp harap:
Durmadan öğüttüm rahmeti de
Kire, kine bulamadan hayat denen
güfte;
Gör ki;
Kıblemde yaşıyorum şiir dilinde.
Tümden aza varan engel misali,
Ördükçe mevsimi hazan engeli;
Sevdikçe yüreğin ne ise rağbet ettiği
Bir de değiş tokuşu olur mu aşkın
Hele ki naşında özlem ve yas’a da
yatkın
Ellerinde kaderin
Un ufak ettiğin benliği
Sarsan derinden ince ince nakkaş
gibi.
Sevmeyi beceremediğim hangi zulümse
Zehir oldu günden ötem,
Zikrettim ölümü
Kanıksadıkça ömürden,
Zandan yana düşerse yolu matemin,
Şerden yana naçar ise mahremi
beşerin,
Hangi bedevi iklime seğirtsem de
Görsem gün yüzü,
Hangi kelamı giyinsem de
Örtündüğüm aşk dili?
Mecazların yankısında duyulmaz sesim
Neye yarar yazdığım sicilim?
Bir okuyandan yana dertliyim
Hele ki kıblemde şatafatlı yalnızlık
ile meşk ettiğim.