Nizamettin Çayır’ı sosyal medya aracılığı ile tanıdım.
Engelli camiasından birçok ortak arkadaşımız olduğu gibi engellilerin sorunları
ve çözüm önerileriyle ilgili yaptığı ilginç paylaşımlardan görerek takip etmeye
başlamıştım. Yaptığı paylaşımlarla sadece engellilerin değil kamuoyunun da dikkatini
çekmeyi başarıyordu. Çünkü çok özel bir yeteneği vardı, o da yaptığı
paylaşımları karikatür halinde çizimler ve sözlerle dile getiriyordu…
Yaptığı karikatürlerle engellilerin yaşadığı sorunlarını
mizahi bir dille anlatmaya çalışarak insanları güldürürken düşündürmektedir…
Yaya kaldırımlarında yaşanan sorunlardan tutunda
tuvalet sorununa kadar, eğitim sorunundan istihdam sorununa kadar, spordan
tutunda ulaşım sorununa kadar hemen hemen her konuda yaşanan sorunları
çizimleriyle dile getirmektedir. Bununla birlikte engelli hakları için her
alanda mücadele eden engelli ya da engelsiz insanlarında karikatürünü başarılı
olduğu konuyla ilgili çizerek onlara da jest yapmaktadır…
Nizamettin Çayır, 1970 yılında İstanbul’un
Gaziosmanpaşa ilçesinde doğar. Babası Almanya’da işçi olarak çalışmakta olduğu
için 2 yaşına kadar annesi ve kardeşleriyle birlikte Türkiye’de yaşar.
1972 yılında babası işçi ailesi olarak ailesini
Almanya’nın Augsburg kentine aldırır. 1975 yılında 5 yaşındayken izine
geldikleri Türkiye’de çocuk felci geçirir ve sağ ayağında engel oluşur.
İlköğretimini Spichere Volksschule-Kennedy Platz
Volksschule de okur. Orta öğretimini Hans Adelhoch Schulede Pazarlama Bölümünde
okurken 1984 yılında ailesi ile birlikte Türkiye’ye döner. İstanbul’da Vefa
Poyraz Lisesine devam ederken akciğer rahatsızlığı geçirerek eğitimini yarım
bırakmak zorunda kalır ve eğitimini açık lise ile devam ederek 1987 yılında tamamlar.
90’lı yıllarda bilgisayarın Türkiye’ye geldiği günlerde
Microsoft tarafından Windows ve Windows Office Eğitim Sertifikası alır.
İş hayatına kuyumcu satış elemanı olarak başlar ve
müdürlüğe kadar yükselir. Tekstil sektöründe satış uzmanlığı, iç piyasa
pazarlama müdürlüğü gibi görevlerde bulunur. Bunun dışında bilgisayar
servisinde yöneticilikte yapar.
2003 yılından itibaren kendi şirketini kurarak bilgisayar
satışı e-Ticaret ve İnternet Kafe işletmeciliği yapan Nizamettin Çayır, hala bu
iş sektöründe çalışmaktadır.
Toplumsal sorunların, ancak ortak akıl gücüyle
çözülebileceği inancıyla sivil toplum kuruluşlarında yönetim kurulu üyeliği
gibi aktif görevlerde alır. İnternet Kafeciler Odası Yönetim Kurulu üyeliği
görevinde bulunur ve engelli esnaflara yönelik birçok çalışmada aktif görev alır.
İyi derecede Almanca ve İngilizce bilen Nizamettin
Çayır, engelliler alanında istihdam ve sosyal haklar mağduriyetine dikkat
çekmek amacıyla sosyal medya ve basın çalışmaları yapar. Avrupa'da, özellikle
Almanya’daki engelli hakları kanunları, engelli istihdamı ve sosyal haklar
araştırmaları yapar…
Yapmış olduğu bu araştırmalarla ilgili paylaşımlardan
Almanya’daki engellilere sağlanan ekonomik ve sosyal haklardan bazılarına kısaca
değinmek istiyorum…
Almanya’da geliri olsun olmasın ağır engellilere aylık 800 Euro orta derece engelliler 400 Euro hafif engellilere 200 Euro para bağlandığını biliyor muydunuz?
Almanya’da engelli bireyin banyo ve wc sinin engelliye uygun şekilde tadilat yapma masrafının devlet tarafından karşıladığını biliyor muydunuz?
Almanya’da engellinin bina erişimine asansör dâhil yapılacak masrafların devlet tarafından karşılandığı biliyor muydunuz?
Almanya’da engellilere bakanlara engelli bakım maaşının engellinin sağlık durumuna göre en düşük 316 Avro en yüksek ise 901 Avro olduğunu biliyor muydunuz?
Engelliye bakan kişinin ayda 4 kere (Gün) devletten bakıcı talep edip dinlenme imkânı verildiğini biliyor muydunuz?
Almanya’da ağır engellilere devlet tarafından kira
desteği sağlandığını biliyor muydunuz?
Almanya’da engelli istihdamının % 7 olduğunu ve % 2’de
ağır engelli istihdam kotasının bulunduğunu biliyor muydunuz?
Almanya’da engellinin faydalanmak istediği her konu için (vergi avantajlarından, eğitim ile ulaşım hizmetlerinden, ücretsiz tedaviden, ücretsiz medikal cihaz ve engelli ekipmanlarından, tüm sosyal haklar ile sosyal faaliyetlerden, özel bakıcı, iş ve hukuki danışmanı vb gibi yardımcı görevlilerden, işe alınma ile emeklilik hakkı ile her türlü maddi desteğe kadar) ayrı ayrı rapor almasına gerek kalmadığı, bir defa alması halinde her haktan faydalanmaya yeterli olduğunu biliyor muydunuz?
Almanya’da engelli olduğunuzu ispat etme zorunluluğunuzun olmadığını, tedavi olduğunuz hastanenin veya aile hekiminin engelli olduğunuzu tespit etmesinin dahi yeterli olduğunu ve bunun her yerde, her konuda geçerli olduğunu biliyor muydunuz?
Nizamettin Çayır’ın paylaşımlarında değindiği haklardan bazılarına kısaca değinmeye çalıştım… Bu haklardan birçoğuna ise değinemedim… Değinemediklerim arasında neler yoktur ki… Bunlar arasında her derecede engelli olan kişiye engellilik oranına göre yapılan maddi ödemelerden, bakımını yapan kişilere ödenen bakım ödemelerine kadar, araç alımında sağlanan desteklerden eğitim konusunda sağlana imkânlara kadar, mevcut durumundan daha iyi bir duruma gelebilmesi ya da var olan durumun daha çok kötüye gitmemesi için verilen rehabilitasyon hizmetinden yeteneği ve isteğine göre spor yapmasına kadar akla gelebilecek her konuda desteklerde bulunmaktadır.
Sözün özü olarak, ülkemizde engellilerle ilgili çıkarılan yasalarımızın bazı noktalarda eksikliği bulunmasına rağmen Avrupa ülkelerinin birçoğundan ileride olduğunu siyasilerimiz, politikacılarımız ve bizlerde sık sık dile getirmekteyiz. Ancak yasalarımızın ileride olmasına rağmen halen sorunlar yaşanıyor ve devam ediyorsa burada daha önemli sorun olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu da çıkartılan yasaların uygulanmasını sağlayacak olan idarecilerin zihinlerindeki engelin kalkmadığını ve dönüşümün gerçekleşmediğini gösterir. Yasalar uygulanmadıktan ve kâğıt üzerinde kaldıktan sonra çıkarılmış olmasının hiçbir önemi ve değeri olmayacaktır… Avrupa ülkeleri her konuda olduğu gibi engelli konusunda da çıkardıkları yasaları kesintisiz uygularken, bizler ise çıkardığımız yasaların Avrupa’dan daha ileride olduğunu söylemenin dışında uygulama konusunda onlardan çok çok gerideyiz kalmaktayız… Bu gidişle zihniyetler değişmedikçe de geride kalmaya devam edecek gibiyiz… Çünkü uygulanmayan yasalarla da Avrupa’dan ileride olmamızın imkânı yoktur…