***Berzah Bekçisi***


Gururunun kiralık arazisine fırlattım
Ayrılığın anılarla dolu bakışlarını
Çilelerin özlem taşı düşürdüğü yollarda
Umut diye diye
Yakındı ömrüm…

İşte böyle huzurumun sedası 
Kayıplara karıştı
Ağzının payını aldı sevinçlerim 
Ve işittim
Zayiatımın salası
Ücra bir camide verildi
Sitemkâr şiirlerim zebil gönlümün  gam cilası...

Öksüz nefesimin sayılı gününü yormuşsun 
Bilmem ki öfkenin hangi esirisin 
Mazinin lekesini vururken ak özüme 
Kibirli nazarının selahiyetinde
Yine şeytana uymuşsun...

Şimdi
Gönül yurdunda meyus gezen düşlerime
Hüzün takviminin nezdinde 
Hasret mesaisi yazmışsın
Zamanı acıya bulaştıran elinle
Mutsuzluğun suçunu mazlum kalbime atarak 
Çaresizliğin şiddetine maruz bıraktığın hislerimi
Yalnızlık kaygısıyla bitkisel hayatta bırakmışsın…

İşte yeniden
Pişmanlığın kaderimi taşladığı serde
Aşkın yüreğimi haşladığı yerdeyim
Karanlık evresinin medet kuyusunda
Sol yanı cehennem
Sağ yanı elem
Anladım ki ben
Ruhu askıda kalmış berzah bekçisiyim...


Nehir Derya Gökkaya 
22.11.17
( Berzah Bekçisi başlıklı yazı Nehir Derya tarafından 23.11.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu