Öksüz iklimlerden alacaklı insanlık,
Hani ölümün yaftalandığı
O çukurda saklı beden
Özürlü bir yürekten kayan
Asalet yüklü yalnızlığı
Mahmuzlarsın ya gece gece.
Kımıltılarında içinin harbi
Dar bütçeli bir şiirden de
alacaklıymışçasına
Her k/ayıp imge.
Dehlizin girizgâhı
Kanayan kıble:
Ruhun da teşekkülü
Bir demden bir de dertten alacaklı
yine
Derbeder methiye:
Oysaki içinin dalya dediği,
Dışın da sus emri verdiği,
Derme çatma o muhafız alayı yönerge:
Kimse giden
Kimden alacaklı isen
Şiir dilinde.
Takılmışlığın artık hangi beyitte
Tefekküre delalet, bilinmez
Kürenin tekabül ettiği yeryüzü;
Hani yüz/süz sokak çalgıcıları
Üfledikçe derinden
Kanatan her nota:
Notadan ibaret bir tonda
Tıknefes insanlığın nefsi
Tıkılmış bir kez
Kalp boyu hangi hücreden
Kaçtığın değil de
Kandırdıkça mahmuzunu şiirin
Bir de imgeler dökülürken patır patır…
Hani şu patavatsız, ölü şairin
Tırtıkladığı dizelere kanıp kanıp
ağladığın
Katık yaptığın hüzne bile
Sirayet eden ömürlük neşenden de
alacaklı
İsen,
Beklediğine değsin.
Yazmakla yanmak arasında
Gidip geldiğin
Geniş ölçekli ölümün
Tutarken elini ansızın:
Hem de ne için?
Demeyi unutup
Serildiğin boylu boyunca
İtiraf etmekten bile aciz
Kocaman bir şiir yine
Mimlerken ömrü
Derlediğine biat değil
Dertlendiğini unutmaya dair.