Tam Yüz Yıldır Savaş Halindeyiz Ama Ne Biz Farkındayız Ne De Onlar.
Bugünlerde ülkemizde herkesin ortak endişesi, çıkması oldukça kuvvetle muhtemel
olan 3. Dünya savaşıdır ama yine dünya üzerinde pek az insan henüz I. Dünya
Savaşının sona ermediğini bilmez.
Evet, yanlış okumuyorsunuz. II. Dünya Savaşı bile sona ermiştir, insanlar III.
Dünya Savaşını konuşur olmuşlardır ama I. Dünya Savaşı henüz resmen sona ermiş
değildir.
Şimdi tabii bilmeyenler soracaktır: ‘’Madem ki I. Dünya Savaşı sona ermedi o
halde hangi devletler savaş halinde? Yani bu savaşı halen devam ettiren
devletler hangileridir?’’
İşin ilginç olan tarafı da zaten bu sorunun cevabıdır. Zira savaş halinde olan
devletlerden biri Türkiye
Cumhuriyetidir.
Peki öbürü? Ahhh aahhh. Onu ne siz sorun
ne ben söyleyeyim. Resmen utanç kaynağıdır böyle bir devletle yüz yıldır savaş
halinde olmamız.
Nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum ama bu acı gerçeği artık açıklamalıyım
bilmeyenler için.
Öteki devlet Avrup’anın Papalık ve Monaco’dan sonraki en küçük devleti olan San
Marino’dur.
Bu aslında yarı şaka yarı ciddi bir durumdur ama Türkiye ile San Marino 1919
Yılından bu yana resmiyette savaş halindedirler. Yani aralarındaki savaş resmi
olarak sona ermemiştir.
Nasıl mı? Kısaca anlatayım ama önce San
Marino’nun tarihi hakkında biraz bilgi verelim:
MS. 301 Yılında bizim dini anlatımlarda Dakyanus ama tarihi anlatımlarda
Diocletianus olarak bahsedilen Roma İmparatorunun Hrıstiyanlara yaptığı
baskılar sonucu ( Kehf Suresinde de anlatılır bu baskılar. Ashab-ı Kehf olayını
da bilmeyen yoktur sanırım.) Marinus adlı bir taş ustası İtalya’nın kuzeyine
gelip Titano dağında yerleşmiş ve
böylece San Marino’nun kurulmasının ilk adımı bu tarihte atılmıştır.
Bin üç yüz sene kadar çeşitli İtalyan şehir devletlerine ve en son olarak
papalığa bağlı bir nevi özerk devlet olarak yaşayan San Marino, Papalığın 1635
yılında bağımsız bir devlet olarak kabul etmesiyle bağımsız devletler sınıfına
katılmış oldu.
1815 De Napolyon Savaşları sonucunda yapılan Viyana Kongresine katılan taraf
devletler de San Marino’nun bağımsız bir devlet olduğunu kabul ettiler. Yani
Avrupanın bağımsız devletleri arasına katılmış oldu 1815 yılında.
1988 Yılında Avrupa Konseyine, 1992 de BM ye üye olan San Marino 2002 yılında
dünyada kara para aklama merkezi olmuştur. Bugün de ülkenin en önemli gelir
kaynağı turizm ve tabii ki kumarhanelerdir.
Peki bu nüfusu bizim İstanbul’un herhangi bir ilçesinin herhangi bir
mahallesinden de az, bir futbol maçımızdaki seyirci sayımızın yarısı kadar bile
olmayan 30 bin Nüfuslu, 67.2 Kilometrekare yüz ölçümlü maket ülke canına mı
susamış da bizimle savaş halinde? Hem de Yüz senedir?
Yok ama öyle demeyin. Düşünün ki bu ülke tüm tarihi boyunca tek başarısını
Türkler karşısında elde etmiş. Yani küçük görmemek lazım. Hele de 28 Ekim 1992
yi hiç unutmamak lazım. Düşünün ki adamlar o gün tüm futbol tarihleri boyunca
ilk kez deplasmanda gol atıyorlar.Kime?
Bize...Tam seksen altı dakika boyunca öndeler. Son dört dakikada bir
mucize olup da dört gol atıyoruz ama o 86 dakika boyunca ölüp ölüp diriliyoruz.
Yani asla nüfusuna, yüz ölçümüne kanıp da küçümsenecek bir düşman değil.
Neyse efendim biz savaş durumu diyorduk. Onu anlatalım.
Bilindiği gibi İtalya denen kaypak devlet I. Dünya savaşı başlarında önce
İttifak devletleri grubundaydı ( Almanya,Avusturya- Macaristan İmp., Osmanlı
Devleti ) Sonra baktı İtilaf tarafında savaşırsa daha fazla kazanç edecek o
tarafa geçti ( İngiltere-Fransa- Rusya )
İşte bu İtalya her ne kadar İtilaf devletlerinin kendisine attığı kazık sebebiyle
(İtilaf Devletleri, İtalya’ya vaad ettikleri izmir’i Yunanistan’a vermek
istediler daha sonra... ) biz Türkleri çok fazla üzmese de neticede o da bir
işgalci devletdi ve 1919 da Güney sahillerimizi işgale başlamıştı ( Antalya,
Muğla vs. Gibi. ) Bu arada San Marino’lu bazı gençler İtalyan ordusunda gönüllü
olarak askerlik yapmışlar, dolayısıyla San Marino da bilfiil savaşa katılmıştı
bize karşı.
Bilindiği gibi 1. Dünya Savaşı çeşitli Antlaşmalarla sona erdi. Ancak bu
antlaşmaların hiç birinde San Marino, savaşan taraflardan biri olarak antlaşma
masasına oturmadı. Ne Almanya ile yapıla Versay, ne Avusturya ile yapılan St
Germain, ne Macaristan'la yapılan Triyanon, ne Bulgaristanla yapılan Neully ve
ne de Osmanlı Devleti ile imzalanan Sevr antlaşmasında San Marino vardı.
Bilindiği gibi Türk Milleti açısından I. Dünya savaşı Sevr antlaşması ile sona
ermedi. Türkler Sevr Antlaşmasından iki sene önce1918 de başlamışlardı bir ölüm
kalım mücadelesine ve bu mücadele 1923
de Lozan antlaşması ile barış olarak noktalanmıştı. Ama San Marino Lozan
antlaşmasında da yoktu.
Şimdi denilebilir ki ‘’ Bu durumda San
Marino, Almanya, Avusturya, Macaristan ve Bulgaristan ile de savaş
halinde.’’ Hayır değil. Çünkü bakın ne
olmuş?
San Marino 1934 Yılında Almanya ile ikili
bir barış antlaşması imzalıyor, 1937 Yılında Macaristan ve Bulgaristan ile
barış antlaşması imzalıyor, 1986 Yılında Avusturya ile olan savaşına da son
veriyor yaptığı bir barış antlaşmasıyla...Taraflardan kim kaldı?
Türkiye...Türkiye ile bugüne kadar imzaladığı bir barış antlaşması yok. Barış
antlaşması olmadığına göre de savaş halindeyiz hâla öyle değil mi? Yani tamam
birbirimize kurşun, bomba atmıyoruz ama savaş durumu halen devam ediyor.
Ne diyelim: Savaş halinde olduğumuz her devlet keşke San Marino gibi olsa.
Böyle savaşa da böyle savaştığımız devlete de can kurban. Allah yaklaşmakta
olan o çok büyük savaştan korusun bu milleti.
RESİMLER:
1- San Marino Bayrağı
2-3-4- 28Ekim 1992 Türkiye- San Marino Futbol karşılaşmasının gazete haberi ve
tv görüntüleri
5-San Marino Titano Dağı ve şatosu.
6-7-8 San Marino- İşkence Müzesinin girişi ve müzede sergilenen işkence
gereçleri
9- San Marino- Vampir Müzesi
(
Tam Yüz Yıldır Savaş Halindeyiz Ama Ne Biz Farkındayız Ne De Onlar. başlıklı yazı
Sami Biber tarafından
24.05.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.