‘’Şiir bir umutsuzluktur. Elbette bir
umutsuzluktur. Umutsuz olmayan adamlar şiir yazamazlar.’’ (Can Yücel)
Bir ayraç edindim öncesinde
Gecenin derdest sessizliğinde uluyan
bir ayraç
Olmalıydım hem de en büyüğünden
Ve başımda çatım olmalıydı
Satırlardan derlediğim
Hem çivi değil miydi çiviyi söken?
Ve aşka düştüm ezelden
Bir âşık idim
Bir keder mahkûmu
Mahpushanenin avlusuna tüneyen
Bir düşün de tılsımlı varlığı
Umutsuzluk yüklenmiştim bazı bazı
Sözcüklerin sele kapıldığı
Bir kitap arası ayraç
Eltimle, düşümle ve yalnızlığımla
Anlayacağınız kimse paylaşan
mevsimimi.
Mevsimlerden işgüzar bir Ağustos
gecesi
Kapım çalındığında yazın son veda
hecesi
Elbet ayracı idim ömrün
Hele ki onca öykündüğüm sözcük
Kimi kâbusum kimi cennetim
Cehennemde yanmaya saatler kala
Eşref saatimde saklıydı madem aşkım
ve matemim
Bir düşe düşen bomba gibi
Saat ayarlı bir ayraç.
Ne zamanki b/ölündü uykum
Rabbime ve yalnızlığına tutsak.
Ah, ecelim, ah:
Çalma daha şimdiden kapımı
Düş gücümle çıktım bir kez yola
Mutluluk serpiştirdiğim kim ise kol
kola
Ve umutsuzluk cepkenim
Saydam bir dünya ve de insanlık
özlemim.
Bendim ayracı düşlerin ve tüm
gerçeklerin
Yirmilik dişlerim dökülen bir bir
Oysaki ermeden yirmime bitmeyen
düşlerim.
Ekin yerine diktiğim gözlerim
Toprağın nemli tenine
Gönül hutbem
Suskun beyitlerim
Sağanağına teslimim ben bir kez
rahmetin
Her ayraç
Her ölüm
Ve her doğum:
Sahi, ben neredeyim?
Bir düşün girizgâhı
Oysaki ömrün son durağı
Elemin küfü
Gözlerin küsü
Aşkın nemi
Seyyah düşlerin tozlu ruhu
Sakıncam ve seyyah sevdam
Seccademde saklı yüreğim ve sağanağım.
Ben bir ayracım ki ömrü b/ölen
Ben ne şair ne kadın ne erkek
Ben matemiyle asılı olduğum düzenek
Varsın yola düşeyim ölüm öncesi
Her imgede saklı ruhum ve güncesi
Ayırdım, ayarsızlığım
Ah, benim akılsız başım
Rabbime emanet saklıyım tininde
evrenin
Rahmeti doygun
Özlemin de sertifikası
Ayracı güme giden ömrün
Belki de duası ve vedası saklı
şiirinde
Yalnızlığın.
Dumura uğrayan yazgım, nazım, niyazım
Ben bir seyyah şair ki
Ayraca ve verdiği molalara
doymazlığım
Gün geceden uzan
Gece ömürden kısa
Aşkın laternası adeta içine düştüğüm
tuzak
Ömürden ömür gitti
Ne zamanki şair düştü aşka
Sonsuzluğa varmaya nice şiir gerek
Bir de ayraç
Dokunmasınlar sakın bana veda etmeden
Ayracı ömrün şeffaf bir yürek.