Düşlerini kilitle, sevgili mavi ve en
çok öykündüğün tonuna seril aşkın hikmetinde gelip geçen göçmen kuşlardan da
olmasın yüreğinde saklı sihir.
Ne çok ukde içinde kalan mevsimin
Bazen şaibeli bir gölge dost bildiğin
Bazense ağzı yırtık bir heybe
Efsunlu düşlerinden
Kat çıktığın da o devasa kubbe
Göğün resmin çek
Sonra da içine çek aşkı
Arzı endam eden bilinmezin ruhu
Bazen kisvesi dahi yeter sevgilinin
Mabedinde buzullar saklı ömrün
Göğün de en geniş penceresine konan
arzu
Elbet içine üflediğin her şiirden
Düşen payına yerli yersiz bir güfte
Renkler asılı hicvinde yalnızlığın
Bir kanaviçe asaletinde
Dirildiğin kadar ölmekse içinden
geçen
Günyüzü görmek nasıl da elzem.
Sakit olan sağanak
Debdebeli duyguların aralıksız
yağdığı
Sabahın sisinde kaybolan yolcu
Elbet için için dilediğin neyse
Rabbine sadık beşerin huzuru saklı
Demli demsiz şiirlerde
Mahzun bir gözyaşı kadar
Uzağında kalmaksa hayatın
Taçlanan bir acıda saklı keramet.
Her renk bağımsız
Acı gibi sönmeyen bir ateş
Belirsizliğin kıvılcımlarında
Saklı martı hani mevsimin sol yanı
Hani şehrin karşı yakası
Hani, hani, şiirin sönmek bilmez
titri
Dolunaya kurban edilmiş gece
Matemin rüzgârına tutuklu bir nöbetçi
adeta şair.
Efsunlu yolculuğun yalnızlığında
Yetinmekse saklı tuttuğun neyse
Ha, gayret, şair
Azımsanan neyse kaskatı kesildiğin
Bir seher vakti
İşte kundaklandı gün ve şehir
Özlemi dinmeden yeniden
Özlem duyduğun safi huzur
Gözlerini kapattığın kadar
Başını da yasladığın çınarın dibinde
Diktiğin her şiir gövdesine
Delik deşik yüreğin makberi elbet
Şakıyan kuşun kırık kanatlarında
Uğurladığın kadar saklı tuttuğun o
mazi.