Kırdım Bir Pot...
Dedim bir kıvılcım
çakayım aydınlanalım
Yaktı beni o
kıvılcım artık nasıl anlatayım
Dedim ki insan denilen
varlık
Hem ruhtur hem maddedir
Hemen yanlış anladı
maddidir diye
Başladı uzun uzun
anlatmaya
Kes dedim tıraşı kısadan
yeter
Madde derken duyguları söyledim
Temel olan budur kısaca
dedim
Eğdi kaşını sustu da
sustu
Dedim susmana gerek yok
Yanlış anladın anlattım
Dedim yeter başka yere
Yapmayasın dedim sefer
Anlamadı kaşını eğmeye devam
etti
Dedim aydınlanmamak
İnsanın kendi suçudur
Ergin olmama yetişmemiş
halidir
Cesaretini kaybetmiş
halidir
Şaşkın gözlerle hadi be
der gibiydi
Baktım olacak gibi değil
bende sustum
İki susmuş aramış kendini
bulmuş hali
Baktım aykırı düşünceleri
ağır basıyor
Kriterlerimiz uyumsuz uyuz
oldum
Kestik konuyu oturduk bir
köşede
İlham durmuyor geliyor
her yönden
Söylemeliyim bir şeyler
gönülden
Bir şeyler olur mu sönmüş
közden
Söylemeliyim şişeceğim
bir yerimden
Başladım ufaktan söylenmeye
Çıktım damın başına
baktım yârin kaşına
Yârin kaşı eğilmiş
düzeltmeliyim bir başına
Hayranım yârin o hilal
kaşına birde bakışına
Bana mı eğmiş kaşını
hayranım nazına kaşına
Hafiften gülümsedi alttan
alttan birazca
Dedi hayransan neden
eğdirirsin o kaşı
Akıtacaksın az daha bu
gözde yaşı
Bir daha yaparsan bakarım
sana şaşı
Uy dedim hayran olurum
sözlerine
Gelip uzanayım o
dizlerine
Sen yeter ki üzülme benim
sözlerime
Şekerler ballar katayım o
dillerine
Tatlı katarsan sonu yatak
odasına çıkar
Ondan sonrası bilirsin
tenlerimize sıçrar
Otur oturduğun yerde bir
yerlerin oynar
Yapayım sana bir çay
akşama daha çok var
Oldum halime razı elden
başka ne gelir
Hilal kaşları düzeldi
kırdığım pot nota verdi
Çayı içtim hilal kaşlımın
karşısında
İçine gülücüklerini
katmış gülücükleri
Şeker bal kaymak tadında
Mehmet Aluç