Sadece Gülümseyerek Yaşamak Varken, Bunca Yüke Ne Gerek Var
Ki?
Bir kuyu ya da olgu değil dediğim şeyler, duygularımın aşka
gelmesiyle kaprise kapıları kapatarak aşkla sevmeleri söylüyorum, karşılık
beklemeden hak aşkıyla canları sarmadan söz ediyorum, düştüğüm karanlık bir
kuyu değil, cennet bahçesinden söz ediyorum. Canımın sevdiğinden değil
sevdiğimin mutluluğundan sözü açıyorum. Kırık dökük bir gönülle sevmek değil
aşkla sevmek, emanet sevgiliye emanet gibi sevmek korumaktan söz ediyorum. Oynadığım
bir tiyatro replikleri hiç değil, rolümüz yazılmış asıl rolümüze dönelim
demekten söz ediyorum. Herkes zirveyi ister biz sevdiğimizi zirveye taşıyalım
biz o zaman bir üst zirvenin zirvesine çıkacağımız bilin diyedir sözlerim.
Yoksa gerçeklik taşımayan duygularımla otururum bir köşede
televizyon aksiyon film karşımda, çekirdeğim, patlamış mısırım önümde yan gel
yat Osman bin dönüm bostan derim rahatımı rahat ettiririm yani! Yaşamın içinde
yolda ki trafik sıkışıklığı için koşmadıktan, sonra rahatlığım beni yarına
götüremez ki anlatabildim mi acaba? Bugün yol sıkışık, yarın kaldırımlar
sıkışık, diğer isi gün adımlar sıkışık, evin önünde kapının eşiğinde evrende
önümüzdeki gün gürültü patırtı..!
Neyi severiz ölü olanı mı? Salak salak gezeni mi? Arka
cebinde cüzdanını sezdirmeden çakmayanı mı? Sessiz bakanı mı? Duygusuz zulüm
edeni mi..? Gönlün plastik ya da taştan ondan sonra duygu ara içine girmez, mutluluk
ara kabul etmez! Bu nefret seni bitiriyor baksan bir kendine! Ne beni bu köyden
de mi kovuyorsunuz? En iyi yaptığınız bu zaten! O zaman gökyüzü çöksün üstümüze
altında hep beraberce toprağa gömülelim yok olalım, ancak bu paklar. Hani
nerede aklar? Ne bu yasaklar? Kim kucaklar? Kim uçurumdan atar? Kim kimi neden
satar..? Sadece gülümseyerek yaşamak varken, bunca yüke ne gerek var ki? Yunusumuz
ne güzel söylemiş duyan var mı?
Bir Kez Gönül Yıktın İse
Bir gez gönül yıktın ise, kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi, elin yüzün yumaz değil(elinle yüzün yıkanmaz)
Bir gönül yaptın ise, er eteğin tuttun ise
Bir gez hayr ettin ise, birine bin az değil
Erden sana nazar ola, için dışın nur ola
Beli kurtulmuştan ola, şol kişi kim gammaz değil
Er odur alçak dura, ayak odur yola vara
Göz odur ki Hakk'ı göre, gündüz gören göz değil
Yunus Emre'm sözün satar, söze bal ü yağ katar
Altmış bin sarrafa satar, yükü gevherdir koz değil
***
Kul Mehmet’im Derki
Kul Mehmet’im derki kulun gönlü
olursa aşkta
Kalır mı akıl fikir düşünce o başta
Sende var yanına onunla ol bambaşka
Bakar aşkla o canana gözü kalır
hilal kaşta
Aşkla seven sevmek için olur
yarışta
Gözü gönlü olur elbette ki barışta
Hak nazar eder aşkla o gönüldeki
yakarışa
Ne dilerse verir bu âlemde ya ahirette
cennette
Ne varsa aşkla bakışta aşta
sarılışta kucaklayışta
Bundan başka yerde bulamazsın aşk
yoksa
Yaşasan bin yaşta yüz bin yaşta
Mehmet Aluç