sen ayaz nefesinle dokunan
hassas arzu ve yıldız tozları
ve gece düştüğünde
efkar kalır hayatımıza
ve sen yalnızlığım
kuşkusuz kendini örüyorsun
gözlerimin buğusuna duvar gibi
ve ayet ayet yaşıyoruz
ve yaşıyoruz darmadığın aylarda
baharına sövdüğüm sevgili
ezeli iblisimsin çarmıhta gerili iken
ve asla sahip olamadığın ruhuma
ve bize sahip olamayan tanrılar
şimdi bizi lanetiyle sınadı
pastoral bir ilkbaharda
aniden çöken sis günümüzün
sözü olur ve hafifçe dokunduğum vücudunu aydınlatırken
mazi gibi şarkının hafızasında
bana sunduğun ve aldığın ruhun
yanıyor ihanetin farklı bir türü gibi
sana asla yalan söylemeyeceğim
ben sadece kendime yalan söylüyorum
böylece kalbime ihanet ediyorum..
...yalanlarını örterek
gözlerine sövdüğüm kadın…