Giyin düşlerini sonra da ört üstünü
yalnızlığımın…
Parmak arası sessizliğinde
sıradanlığın
Huşu içerisinde bekle çığlığımı
Bir edimse sevmek
Bir ritimse gülümsemek
Yaşlarımın da sebepsiz olmadığını yaz
şiir niyetine
Yazgım mı yasım mı?
Ne malum her birini yasa
bellemediğim?
Hatta ve hatta gece oldu mu
Ne varsa içimde kalan ukde
Uğurumsun sen ve umudum
Belki de seninle tanışıklığım baba
tarafından.
Saydamdır ruhum
Salon salamanje sezilerim
Amerikan Mutfaksa gönül penceremde
uçuşan
Düztabanlıdır imgelerim.
Solumsa kanat açan
Sağdıcım sağ gözüm
Güne başladığım umutla ve dilimde
Besmele
Beslemelerin nidalarını duydum da
geldim
Irkı olmayan öksüzlüğe ve yalnızlığa
şiirler diktim
Bazense sökülen içimin sesi
Kaba olsa da kibarca ses etmediğim
dış sesin
Tezahürü ve tezahüratı
Elbet gönül gözümde Pişekâr hüzün
bekçim
Sessizce devindiği gece faslım
Bazense havsalamdan taşan
Fıtratı fıtratıma uygundur hüzün
peşrevim
Mağlup geldiğim bir oyun da değil
üstelik ömrün kendisi.
Ek göstergelerle güçlensin şiirler
Ya da katık ettiğim maaş bordrom
Kalenden meşrebiyim bazen gecenin
Teninde matemin
Esen delişmen rüzgâr
Ve de salkım saçak sözcüklerim değil
elbet
İhanet ettiğim dünüm
İhya edemediğim ah, ömrüm
İbrazı mı günün?
Saydım soldan sağa
Yürekse her daim içtimada.
Minyon yüzü sevginin
Büyüyen ince ince derinlerde yüzen
Batılı mı ömrün?
Yoksa hazan yüklü mahsulü mü
gölgemden korkan
Eşrafın hatmettiği ne çok gıybet
Hep de aşka etmedim mi hürmet?
Başım gözüm üstüne sevgili ilham
perim?
Söyle bana neredeydin bunca sene.
Kırka merdiven dayamışken
Kırklamışken seneleri devasa bir
hasretle
Elbet kendime uzak
Belki de aşk idi bildiğim tuzak
Rotamın mimarı Mevla’m
Rölantiye aldığım sedasını
süremediğim hayatın
Eklem yerlerine şerh düştüğüm
şiirlerin
Gözümden düşen yaşa ise ne demeli?
Sessizliğe gömüldüm hem tüm ömrü
Alt ettim sözüm ona kötülüğü
İyilik meleği olsam ne ki şu
cüssemle?
Manen düşkünüm sevgiye koştuğum kadar
sevgiye
Bir ihtilalse dünde saklı
Bir randıman ise yüreğin radarına
takılı
Bir ihlalse sevgi ve özlem
Bir nidada kasılan yürek sesim
Yaşasın yaşasın sessizlik
Elbet meylettiğim huzur ve mevsim
Nasıl da aheste erişti bahar
yüreklere
Nidam değildir nisası göğün
Na’şım daha yeni etmediğim vedası
sözcüklerin
Bir ters takla ise attığım
Zaten Nisandır en çok sevdiğim
Nazenin yüreğimse ardına kadar açık
baharın neşeli sesine
Bir çiçek olsam bile değişmem
kanatlarımı
Nasıl ki ilham perim sökün etti
birdenbire
İmha edemediğim neyse
İhbar ettim Rabbime
Mazlum yüreklere dokunmanın adıdır
şiire
Düşkün yürek
Kürediğim hazan bahçesi
Neylerdim umut ve bahar karanlığın
çıkış noktası olmasaydı?