Matbu bir renkti sözcüklerin kılıfı
aşkın da hengâmesi tutulduğum rüzgârı içime çektiğim ve muhtırasını verdi
evren: selametti dilediğim Rabbimden belki de asla mutlu sona ulaşmayacak bir
öykü gibi öykündüğüm varsa yoksa mazim bir o kadar atimde saklı sırlarım ve ben
şiir belledim ömrü hayatı.
Suskun ve gizemli bir yolculuk benimki
Hatırşinas olmayı dilediğim kambersiz
düğün misali
Şiir ve benliğim
Dik başlı dik yakalı özlem
Huzurunda Rabbin sığındığım sevginin
ikbali
Zümresi yoktu düşlerin
Bir hayal perdesi ki yüreğime
diktiğim
Uçuşan ruhum, dağınık saçlarım
Alametifarikası yarınların
Günde saklı bir derviştim ben
Çıtası yükseldikçe yaşamanın
Daha çok sevebildiğimin meali
Elbet kürediğim önüm
Küstüğüm nice insan ve kendim
Koyu gözlerine sığındım gecenin
Kaybolmak üzere bulduğum bir ganimet
İçimde kayıtlı bir şifre varsın olsun
yalnızlığa delalet
Hüzündü bıçkın olan
Hazan resmi eşim:
Duygular devinen
Bir gölge oyunu değildi oysa yaşam
Kıt kanaat sevenlere inat
Büyüyen bir aşk benimki.
Yüzü suyu hürmetine huzurun
Adımladığım nice basamak
Mademki şiarımdı maneviyat
B/ölündükçe kalbim binlerce parçaya
Kırıldığım yerden baş veren bir tohum
Hazan ise devasa bir aparat
Hüznün muadili şiir
Kelamda saklı madem gizem ve ömür
Selamım Allah yolunda
Sarkacım içtimada
Hali hazırda yaşamanın mucizevi
esintisi
Durduk yere de sever hem insan.
Nazım niyazım bitimsiz
Gözlerimde kalan tortu
Yüreğin isi aşkın yorgun ruhu
Mademki dönüş de yoktu bu yoldan
Bekası benliğin bakaya kaldığım her
gece
Bilinmeze duyduğum büyük sevda ve
hürmet
Bilindik ne kaldı geride?
Yerle yeksan olmuş sözcükler
Varsa yoksa dinmeyen rahmet
Katıksız aşktım ben kayrasında gizli
Sabırla aştım da yolları
Bir teamül gecenin fıtratı
Ne var ne yok kaderde saklı
O halde: Eyvallah kader
Müsemmana gösterdiğim sevgi ırkında
yaşayan kimse
Varsa olsun yalancı bir mutluluk
benimki
Mademki yolum sevgiden geçiyor…