1 Süreçlere Bir De Böyle Bakın 3

Güneş’in kütlesini sıkıştıran kütle çekim kuvveti, Güneş merkezinde tersine bir ısı ve ısı basıncı kuvveti ortaya koyana kadar Güneş kütlesi büzülmesine devam eder. 

 

Kütle ne kadar büyükse büzülme ve tersine olacak dengeleyici kuvvetin ortaya çıkması o kadar hızlı olur. Kütle ne kadar azsa, sıkışma ve kuvvetlerin dengeye geleceği süreçler o kadar uzar.

 

Güneş’teki büzen kuvvete karşı, Güneş’in içinde doğacak ve Güneş’teki büzülmeyi önleyecek tersine kuvveti oluşacak dengeye; ısı basıncının da eklenmesi nedenle dengeler ısı basıncı lehine bozulur.

 

Güneş’in kütlesi nedenle ve Güneş’e kütle eklenmedikçe az çok kütle çekim kuvveti sabitti. Bu kez birbirine eklenen ısı ve ışık basıncı karşısında küçük kalan kütle çekim kuvveti yenilecekti. 

 

Bu durumda Güneş tersine bir evrimle, büzülmek yerine şişmeye, genleşmeye başlayacaktı.  Genleşen Güneş, bu genleşme nedenle ilk ısısına göre nispeten ısı kaybedecekti.

 

Güneşteki ısı kaybı merkez ısısını 15 milyon derecenin biraz altına düşürmesiyle füzyon durur. Böylece hidrojenden helyuma dönen madde, ne salt durumla tükenmiş olur. Ne de tüm hidrojen helyuma dönüşür.

 

Böylece füzyon girmekle ölmeye başlayan hidrojenler ne tümüyle ölürler, ne de tümden helyum doğumu olacak bir dönüşmeyi ortaya çıkarabilirlerdi.

 

Görüldüğü gibi ne kadar hidrojenin ne kadar helyuma dönüşeceğinin kararını;  sürecin ne zaman, nasıl başlayıp; ne zaman nasıl duracağının kararını kimse vermiyordu.

 

Bu yıldız örneğimizde Hem Güneş’in kütle büyüklüğü; hem de Güneş kütlesinin ortaya koyduğu kütle çekim kuvvetinin girişmesi oranı süreci başlatıyorlardı.

 

Hem de kütle ve kütle çekimi olan bu ikili girişme Güneş’in kütle büyüklüğüne bağlı olarak ne kadar süre sonra duracağını; kütle ve kütle çekim basıncıyla belirliyordu. Bu ikili diyalektikler karar alıyordu.

 

Kütle büzülme süreci, kendi üzerine kendi etkimesini yapacaktı. Kendi üzerinden, kendi içine doğru sıkışan kütle; ısı enerjisine dönüşüyordu.  Kütlenin kendi üzerine kendi etkimesi ile kütle içinde kütledeki kendi üzerine kendi etkime eylemine karşı ısı ve ısı direnci ortaya çıkıyordu. 

 

Isı, kütle sıkışmalı büzülmenin ölümünü yaşayan bir doğum iken; ısı yine kendisini ortaya çıkaran kütle çekim kuvvetine karşı da ters bir direncin yansımasıydı.

 

Kütle sıkışması ısınmaya yol açarken, ısınma da kendisini ortaya koyan sıkışmaya karşı bir karşı dirençti.

 

Bir araya gelen gaz toz zerreleri kütlenin oluşumunu ve kütle çekimli büzülme sürecini başlatırlar. Durum böyle iken girişen iki durum sıkışmasından yeni bir durumun karşı girişmeleri doğuyordu.

 

Kütle ve kütle çekimi gibi girişmelerin kendi girişme özelliklerinden doğumlar başlıyordu. Doğan yeni bir yaşam alanıyla birlikte ortaya ısı ve ışık basıncı çıkıyordu. Sıkışmaktan kaynaklı ısı ve ışık kütleyle, kütle çekimi içinde yeni bir olgu ve olaylardı.

 

Sıkışmadan kaynaklı ısı ve ışık gibi yeni süredurumların girişmesi üçüncü aşama bir süreci başlattı. Üçüncü aşama başlamış olan süreci durduran sonra da sıkışan, küçülen süreci genleştirerek tersine çevirdi. İşte tüm yeni olgular kuvvet içinde kuvvetler olarak yeni bir süreci başlatıp kendi kendisine durduran otomatik devinmelerdi.

 

Süreç ne hidrojeni tamamen helyuma çeviriyordu. Ne de ortam tamamen helyumdan oluşabiliyordu. Bu nedenle doğada ve evrende kesikli, eksikli,  sürekli tamamlayıcı süreçlerle vardı.

 

Bu nedenle kütle çekim kuvveti kütle büzüşmeli sıkışma vasıtasıyla kendisini oluşan kuvvete karşı ters bir ısı enerjisi ve ısı basıncı üretmekle; ısı ve ısı enerjisi basıncı kütle çekim kuvvet alanı etrafında; kütle çekim kuvvetini adeta elektro motor kuvvetine dönüşüyord
( Süreçlere Bir De Böyle Bakın 3 başlıklı yazı Uraz Bayram tarafından 11.10.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.