İlmek ilmek ördüğüm motiflerimi
Uyutmayan gecelerimi
Bedbaht geçmişimi heyhat
Kül ettim bu gece
Dilimde bir hoşça kal
İçimde kımıldayan çıtır çıtır
Yandıkça kavuştuğum huzurun sesi
Alıkoyan hürriyetimden
Tutsağı olduğum dizelerimi
Hapsolduğum satır aralarını
Gençlik çağlarımı, okul yıllarımı
Nedametimi, hüznümü
Yandığım günlerimi yaktım
Yıllarca kendimle yarışmışım
Gururum ayakaltı aklım firarda
Anlatmak, anlaşılmak adına
Ne kavgalara karışmışım
Anlıyorum nihayetim yalnızlığımı
Sarılıyorum ısınıyorum
Dinmeye yüz tutan her aleve üfledim
Ne kadar kaldıysa kuvveti nefesimin
Ta ki, bir kor kalmayana dek
Başucunda bekledim
Yüzleştim de ne varsa
Kusurdan, kusursuzluktan yana
Belki de geç kaldım heyhat
Ama aldırış etmiyorum
Ne kadar bıkmışsam insanoğlundan
Bıktırmışım farkına bile varmadan
Sarılmamış çocukluk yaralarımdan
Çağlarca vurulmuşum
İsterdim, gamdan diktiğim
Kulelerim olmasın kahkahalarımın ardında
Ancak içimde bir mimar
Usul usul çalışır
Kırdım bu gece vurulmuş zincirlerimi
Çarptım saatimi geçen zamana
Ve yaktım bir çağımı
Anlıyorum nihayetim yalnızlığımı
Sarılıyorum ısınıyorum
Sükunet tahtım hazır
Artık kuruluyorum.
Büşra KANKURT