Kapanısa Yakınlasırken Dünya

Gün, esik, sokak, hayat, dag, irmak, dere, tepe, hal, dem, devran, ilim, irfan, toprak, iktisat  ve insanlik yüzü görmeden sararip soluyor artik bundan böylesine  Dünya.

 

Sadece duvarin yüzünden caddenin yolboyu uzunlugunca her yeri kir zehir grültü kafes zivt ve asvaltla kaplanmis caddelerin söküp sürükledigi BALKON BAKISLI kör dügümlenmelerine eter koklatip kolonya tutarak; birbiri ardina kapanan gerek kaynak gerek damar durumundaki toplumsal bulusma görüsme  dertlesme kaynasma yardimlasma ve dayanisma alanlarini iletisimsiz kurakligin herkesi icinde yutup bilgiden becriden idraktan akildan duygudan düsünceden saygidan sevgiden tümüyle koparan Yapay ve Hormon köksüzlüge yabancilastirip YALNIZASTIRDIGI hic degilse modern kentlerin bütün yilgin ve yorgunluklarini kaybolmusluk kimliksizliginden geri cagiran; ve her biri caginin getirdigi dert yiginagi ve sorunlar sarmaliyla  toplanma merkezleri olarak islev gören;  Endüstri CAGI`nin da kapanisina kesin noktayi koyduguna isaret eden MAGAZALAR ZiNCIRLERi; Yapay Zeka devrinin PATRON TANRILARINA daha cok kazandiran, daha ucuz, daha zahmetsiz, daha kolay, daha  daha masrafsiz ve daha herkesi kendisiyle hem müsteri hem de daha bagimlilik artiran gardiyanligin kulu kölesi EVDEN ALIS VERIS yapilmasini  dayattigi zorlamalarin geregini yerine getirmeye dönük cok katli magazalar, artik hic bir kosulda varliklarini devam edemeyip sürdürülemez iliskilerrde hayata tutunup  dayanamadiginin birer birer ve ardardina iflasi cekip kapiya kilit vurmaktalar.

 

Insanlarin dünyanin yükünü mega metropol kac göclerde nefes kesercesine araliksiz ve dur duraksiz biriktirdigi tasiyici kolonlarina hayatin hic bir yerde bitmeyecek olan kovaladigi yere yetsebilmek icin ezici gün mesaisini bütün birikmis yorgun bezgin yilgin bitik toksinlerini atip bir nebze olsun gevsetme ve bosatlma alanlari niteligindeki carsi -bazar kavramina denk gelen evden disariya; yani esige  hayata sokaga meydana gezip dolasmaya bahane; karda tipide boranda evde olmayan sicak yuva duygusuna, bogulmus tikanmis kent yitik ve kayiplarindan kendie uygun teselli ikramiyesine, maske bakmaya, yüz yüze gelebilmenin hic de olsa insan kalabaliklarindaki her hangi her kimseye KARSTAT, GALERIA, ve cehre kostüm sekil icap takinmaya, cay saati pasta mesaisi kahvelemeye, keskin gerilimlerde zemberegi bosaltmaya, dilimlenmis zamana huzur rahatlik vermeye…   emsal teskil eden örnegini tüm dünyaya hizla yayip yükledigi akibetiyle  KAUF HOF ve benzerleri yok artik.

 

Tipki hic bir gün isik günes yol dag tepe bayir iklim  manzara ve yüzü görmeden kesim hanelere giden ve sanki diri canli hayattaymis süsü veren HORMON kimyasallarinin tavuk inek boga manda camiz et süt yogurt yapay yapmaciklari gibi. Tipki icinde hic bir dogal dünyasi olmadan sofralara servis edilen hazir paket envayi cesitlemeleri gibi ve tipki artik günesi yeri gögü yildizlari topragi görmeden yikilip ölen carpik kent yapilasmalari ve dogar dogmaz patron tanrilarinin kurguladigi ölü hayat döngüsüne kul köle, siddetin gerilimin gericiligin cehaletin korkunun öfkenin bunalimin vurgunun soygunun kinin nefretin kacagin talanin kayitsizligin sorgusuz sualsiz tüketim müsterisi güdümlü ve  bagimliligindaki mutsuzluk muhtacina temelli zül ziyan  olan insanlari gibi…

 

Seyfi Karaca…….Mart / 23

( Kapanısa Yakınlasırken Dünya başlıklı yazı Yeldegirmeni tarafından 19.03.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.