Müdür  Bey’in  Yeşil  Kürkünden  Enderun  Usulü Teravih  Namazına.



Efendim,
  İmam-  Hatip  Liseleri  bazı  vatandaşlarımızın  zannettiği  gibi sıkıcı  okullar  değillerdir.

Tam  tersine  okulun  bir  de  yatılı  bölümü  varsa  (ki  genelde  pek  çok  imam-hatip  lisesinde  vardır.) bayağı  neşelidir.  İmam-  hatip liselerinde  hem  öğretmen  hem  de  öğrenci  olmak  bayağı  güzeldir,
  eğlenceli  tarafları  vardır.

1996  Şubat  ayında  Tarih  öğretmeni  olarak  atandığım  Afyon-Sandıklı İmam-  Hatip  Lisesinde   tüm  okullarda  olduğu  gibi  I. Dönemin  sonlarına  doğru  dersleri  asmıştık.

Evet... Bu,
  her  okulda  adeta  gelenekselleşmiştir ya,   bir  kişi  bu  geleneğe  uymazdı  bir  türlü: Meslek  Dersleri  Öğretmeni  Ziya  Bal.

Adam  son  ders  zili  çalıp  öğrencilere  karne  verilene  kadar  ders  işlerdi.

Bana  gelince:  Bu,
 dönem sonlarında  dersi  asma  konusunun  en  sıkı  takipçilerinden biri  olduğum  için  okulda  benim  müridim her  zaman  çok olurdu,   Ziya  Hocanın  ise  yoktu.

Neyse  efendim,
  yine  böyle  bir  I. Dönem  sonu.  Sınıf  ders  Defterine dersin  konusunu  yazdım:  ‘’Osmanlı Devletinde  Kültür  ve  Medeniyet--- Alt  başlık :  Osmanlılarda  Güzel  Sanatlar-Müzik.’’

Konuyu  yazdıktan  sonra  ceketimin  iç  cebinden  fülütümü  çıkarıp  çalmaya  başladım:

Varalım kûy-i dilârâya gönül hû diyerek
Kokalım güllerini gonca-i hoş bû diyerek
Şerbet-i lâl-i hayali bizi öldürdü meded
Gidelim kûyine yârın bir içim su diyerek

Tabii  ki müzikten  anlayanlar  ‘’ Sen  o  şarkıyı  fülütle  naahhh  çalarsın.’’  Diyorlardır  ki  haklıdırlar.  Fülütle  o  şarkıyı  çalmak  çok  zordur. Ben de  zaten çalıyordum  ama Allah’tan  karşımda  müzikten  anlayan  hiç  kimse  yoktu.

Neyse  efendim,
  öğrenciler  sordular:

-Hocam  bu  ne?

Cevap  verdim:

-Sebkati  mahlası  ile şiirler  yazan  Sultan  I.  Mahmut’un hem  güftesini  yazdığı  hem  de  bestesini  yaptığı  bir  şarkı.

Efendim,
  bizim  çocukların da  aslında  başka  çocuklardan  farkı  yok.  Yani  onların  müzik  zevklerine  hiç  uygun  değil  bu  şarkılar.  Bizimkiler  de  diğer  okulların  gençleri  gibi  boynu  bükükleri  dinliyorlar  o  sıralarda.  Yani Küçük  Emrah,   Küçük  İbo,   Küçük  Ceylan,  Küçük Onur...  Aklınıza  ne  kadar  küçük  geliyorsa  hepsini...

Allah’tan  padişahlardan hayatta  olan  yok. ‘’  Hünkarım!  Sizin  şarkıyı  beğenmedi  bizim  sıpalar.’’  desem  benim  de  tüm öğrencilerin  de  kelleler  giderdi  herhalde.

Neyse,
  değiştirdik  tabii  ki. 

Bu  arada  kimliğini tespit  edemediğimiz  bir  gammaz ‘’  Sami  Hoca’nın  sınıfı  fazla  gürültü  yapıyor.’’  Diye  Müdür  Bey’e yani  Cevdet  Bulut’a  şikayet  etmiş  olacak  ki  Müdür Bey,
 bahçeden  sınıf  penceresinin  önüne  geldi  ve  güya  çaktırmadan  dinliyor.

Benim  müzik  değişti  hemen.  Başladık  sınıfça:

Müdür  bey’in  yeşil  kürkü
Yeni  çıktı  bu  türkü
Müdür  Bey  izin  verdi
Söylenecek  bu  türkü  de  yanıyom  ben
Yanma da güzelim  yanıyo  ben  de  mendili  salla  geliyom ben
Bir  vefasız  yüzünden de  verem  oldu  yanıyom  ben.

Teneffüste  nöbetçi  öğrenci  ‘’Müdür  Bey  sizinle görüşmek  istiyor.’’ Deyince  ‘’ Aha  da  fırça geliyor.’’  düşüncesiyle  odasına  girdim  ama  müdür  Bey tebessümle  karşıladı  beni.

-  Sami  Bey !  Biliyorsunuz  okulumuzda  Müzik  öğretmeni  yok.  Siz  bu  işten  anlıyorsunuz  galiba.  II.  Dönem Müzik  derslerini  size versem  ne  dersiniz?

-Allah  derim  müdürüm.  Daha  ne  diyeceğim.  Ek  ders  ücretine  ihtiyacım  vardı  zaten.

-O  zaman  II. Dönemde  Müzik  dersleri  sizin. İlahi  bilir  misiniz?

-Ziyadesiyle  bilirim.  İlk  görev  yerim  olan  Manavgat  İmam- Hatip  Lisesinde  bayağı  bir  ilahi öğrendim  ve  orada  da  müzik  derslerinde  öğrencilere  öğrettim.

-Çok  güzel... Haydi  hayırlı  uğurlu  olsun.

****

Derken  efendim  Ramazan  ayı  geldi  çattı.

Ramazan  ayında bizim  okulun  öğrencileri teravih  namazını  okulun  yatakhane  bölümündeki  mescitte  kılıyorlar.  Öğrencilerden  biri  imam  oluyor diğerleri  cemaat.  Lakin  öğretmenlerin  önemli  bir  kısmı  da  teravih  namazını  okulda  kılıyorlar.  Ben  ise  tüm  teravihleri  pansiyon  nöbetçisi  olayım  olmayayım  okulda  kılanlardanım. 

Bir  gün  okul  Müdürümüz  teravih  namazının  ilk  dört  rekatı  kılındıktan  sonra ‘’ Aralarda  ilahi  okuyun’’  Demez  mi?

Başladık  artık  teravih  namazlarında  her  dört  rekattan  sonra  bir  ilahi  okumaya.  Okulda  böyle  bir  gelenek  başladı  ve  işin  hoş  tarafı  artık  olul  dışından  da  cemaatimize  katılımlar başladı.

‘’Eeee  Enderun  usulü  teravih  ne  peki?  Oraya  ne  zaman  geleceksin?’’ Diye  düşünüyor  olabilirsiniz.

Efendim,
  bizim  kıldığımız  o  teravih  namazı  meğer  Enderun  Usulü  Teravih  Namazıymış.

İşin doğrusu  bugüne  kadar  bilmiyordum.  Okul  Müdürümüz  ya  da  öğretmen  arkadaşlar  içinde  bilen  var  mıydı  bilmiyorum  ama  biz  meğer Enderun Usulü  Teravih  Namazı  kılıyormuşuz.

Peki bunu  nasıl  öğrendim?

Bugün  okuduğum  bir  haberden  öğrendim.

Haber  kısaca  şöyle:

‘’Erzincan Merkez Cami-i Kebir'de kalabalık bir katılımla "Enderun Usulü Teravih" programı düzenlendi. Osmanlı mirası programda 300 yıllık saray geleneği yaşatıldı. Teravih namazının her 4 rekât arasında ilahiler okundu. İmamların ve hocalarının okuduğu dualar ve ilahilerle Erzincanlılar unutulmaz bir akşam yaşadı. İlahi, salâvat ve tekbirlerle farklı makamlarda icra edilerek Enderun usulü teravih namazının coşkusunu yaşayan vatandaşlar, Osmanlı geleneğini günümüzde yaşatmanın da gurur verici olduğunu ifade etti.

Evet...Müdür  Bey’in  yeşil  kürkünden  bir  Osmanlı  geleneği  olan  Enderun  Usulü  Teravih  Namazına...


( Müdür Bey’in Yeşil Kürkünden Enderun Usulü Teravih Namazına. başlıklı yazı Sami Biber tarafından 27.03.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu