Babamın
öldüğü yaş
Senin öldüğün yaşı
geçtim ben baba
Yanımdakilerin, arkamda
olmadığını;
sen gidince anladım
Yaratılandan medet
ummanın, anlamsızlığını;
yaratanın kudretini görünce anladım.
Sevmenin sınırı yokmuş…
Karşılıksız sevmenin
önemini kavradım
Aldatınca en
güvendiklerim,
hoş görmeyi başarınca,
artık büyüdüğümü de
anladım
Benim için üzülmene
gerek yok
Yalnızlık bir ateşmiş,
ama yanmadım
“Öldürmeyen dertler
güçlendiriyor”
Duygularımı
saklayamıyorum
Her acıya ağlıyorum
Şimdi seni çok daha iyi
anlıyorum
Senin öldüğün yaşı
geçtim ben baba
Görseydin keşke beni
-bu hallerimi-
Belki de görüyorsun,
nerden bileyim?
Gurur duymanı isterim
benimle
Başımı okşamanı,
ellerinle
Artık ne ışık vuruyor
yüzüme, nede güneş ısıtıyor senin gibi
Hayat yordu beni de,
yıllar geçip gidiyor
“Nasıl biriydi?” Diye
torunların soruyor
Kocaman bir devdi
diyorum, süper güçleri var
İki kollarını açıp göğe
bakıyorlar
Evet, diyorum, işte o
kadar…
Senin öldüğün yaşı
geçtim ben baba
Çok yaşamak; o kadar da
güzel değil
Kazandıklarımı bir
kefeye koyuyorum
İbreye bakınca moralim
bozuluyor
Geçmişe bakıyorum, ne
çabuk geçti?
Düne, bu güne, geleceğe
Sensiz geçen her sabaha
merhaba,
merhaba, merhaba … baba…