Terk edilmişliğimden sorun beni
Gark ettiğim bilinmezin izinde
Saklı tenimde hüzün yüklü vaveyla
Vardiyalı yaşadığım ömrün nezdinde
Vadesiz hesap gibi
İçime kapandığım zaruri bir iklimde
Kâh nüvesiyim aşkın
Kâh güftesi kâinatın
Kâh bestesi
Haiz olduğum insanların tepkisizliğinin
ibaresi
H/azdır duyumsadığım
Hicap yüklü bir n/azdır azımsandığım
Hakkıyla yaşamanın da öyküsü adeta
Yazdıklarım ne ki
Yazmadıklarımın yanında bildiğine
şerh düştüğüm
Rabbin Dergâhında
Bir semazen bazen dönendiğim
Bir avize bazen ampullerinin
Karanlıkla cilveleştiği
Ütopya imiş meğer mutluluk
Huzur bulduğumsa kat çıktığımda
İlahi Aşkın yolunda
Huzuruna çıkmakla iştigal Rabbin
Sadakası ölümün
Sendelediğim yokuşun alt türevi
Dik alası hüznün
Dilemması sözlüğün
Dilaltı bir ilaç gibi sırtına tırmandığım
şiirin…
Ya, bir adım ötesi nedir ne?
Nemalandığım cihanın nazlı badiresi
Niyazıma katık
Hazzı aşkın devran dönek
İnsanlar ve ikbalim
İdare lambasında yazdığım şiirler
Tükenen nefesim
Türettiğim kadar duyguların kırık
iken boynu
Hali hazırda yürüdüğüm dimdik
Rotamın neferi
Feri sönmek bilmeyen ümidin ve aşkın
tekeli
Elbet hiç kimsede
Peyda olan gün mü hüznün sayacında
kayıtlı
Fevri olan bir gül mü?
En çok dikenleri ile hemhal
Ne şarkılar yeter ne şiirler beni
anlatmaya
Şahikası göğün
Dibi su alan sandalın küreği misali
Ayyuka çıkan değil
Aymazlığında efkârın iştigal
Ettiğim bir yemin
Üç kere öpüp de başıma koyduğum
Ekmeğin rahmeti ve hikmeti
Kutsalıma sadık
Kul olmanın bilinci ile her şeye
tanık
Azadesi ufkun
Zemherisi de içimde saklı cihanın
Kanatlarım yolunmuş olsa bile
Kanadığım değil asla tek düze
Havsalamdan taşan binlerce düşünce
Orak ile deştiğim tarlalar
Otağı kurduğum gök kubbenin bitimi
Bense hala başındayım öykümün
Bir sıkımlık canı var madem kalemin
Kayıt açtığım her şiir
Keramet bildiğim ömür
Sancılı bir varlığın üstü nasıl da
örtülü
Elbet vardır bir hikmeti döngünün
Ruhum bıçkın
Bedenim kaskatı
Kiracısı olduğum hayatı
Tek heceye sığdırdığımı müjdecisi
Bir şiir ne ki
Bir şarkı ve nicesi
Hüznün beşiğinde salındığım köprü
İlla ki o tek hece:
Kimine göre uzun bir bilmece
Topraktan geldik toprak olacağız
madem
Varsa yoksa aşk
Kimine göre gam kimine göre naz
Yas düşkünü benliğim
Keşfe çıktığım evrenin
Vardığım tek neticesi…
İlla ki aşk Rabbe dönük yüzü bir
teselli
İlla ki gam, notaların dahi tevekkül
ettiği
İlla ki sol yanım lamı cimi yok madem
sevginin
İdraki s/onsuzluğun
Varsa yoksa alnımda yazılı ufuk
Kalibresi ölüm
Bazen tutulsa da nutuk
İzafidir yaşam
İndinde evrenin kör kütük nizam
Şerbeti ölümün
Saniyede saklı göç mevsimi
Alt edemesem de altta kalmadığım
Başım dik, kalemin sevdasında
yandığım
Bir ar ki hayat
Bir de dik oldu mu o yokuş
Kurada çıkan bir şans
Mecnunu olduğum yalnızlığın
Birden başladığım
Hali hazırda kendime d/okunamadığım
Bir öykünün minvali
Bir de şiirin hikâyesi
Elbet kayıtlı sihrinde hayatın
Sinemde yangın
Asla da içine düşmediğim
Dünya telaşının
Çok uzağında bir minval
Yiten ömre değil
Yatıya kalan hüzne tabi olduğum
Bir sır ki yürekte saklı
Ne önemi var ki
Rabbim bildikten sonra
Öncemin muadili mantık
Eşleştiğim duygu zincirinde
Ve işte bir halka daha ekledim içinde
hapsolduğum mahzende
Tevafuktur her gün her yeni şiir
Müdavimi olduğum yasın inhisarında…