Müstesna Güzel'e Kaside-i Bürde
MÜSTESNA GÜZEL’E KASİDE-İ BÜRDE
Doyumsuz muhabbetin gönülde yâr gibidir
Karakış ortasında yüzün bahar gibidir
Karanlıkları deler geçer aşkın hançeri
Suretin gül bahçesi bembeyaz kar gibidir
Efsunlu bakışının oku değer gönüle
Adını zikretmeyen tamuda nâr gibidir
Bu davanın sırtında kambur gibi duranlar
Gülün yanı başında büyüyen hâr gibidir
Zamanın kıymetleri, gül yüzlü düşünceler
Hissiyatın içinde kaybolmuş ar gibidir
Senden sonra ümmetin dağıldı birer birer
Bu dünya müminlere şüphesiz dar gibidir
Her geçen gün büyüyor sana olan hasretim
Sensizlik gönüllerde hep âh-u zâr gibidir
İnanç vadilerinde çağlayanlar kurumuş
Kalpte iman güneşi bir yok bir var gibidir
Hüznün zincirlerini dolarlar boynumuza
Sensizlik içimizde her dem zarar gibidir
İhanet kurşunuyla yolumuzu kesenler
İdam fermanımıza düşen karar gibidir
Kokuşmuş çağa inat hicrette karar kılar
Düşmüş yollara gönül seni arar gibidir
Sualler sıra sıra dizilir belleğimde
Cevap beklediklerim soru sorar gibidir
Kalplerin yangınında buluta döner sular
Dünyadan göçüşümüz sanki firar gibidir
İdrakin kapısına vurulan kelepçeler
Zekeriya’yı biçen paslı hızar gibidir
Bize hayat bahşeden gül yüzlü duaların
Kararan kalbimize düşen nazar gibidir
Işığına sığındık bir pervane misali
Ameller sermayemiz, dünya pazar gibidir
Gül bahçesi tarûmar, zaman uyku sersemi
Bu gaflet uykusuna Resul kızar gibidir
Unutsa da adını zamanın bedbahtları
Tarih seni göklere şanla yazar gibidir
Bir oyun oynanıyor mukaddesatımızla
Bu oyunu basiret her dem bozar gibidir
Göklerin yangınında kül oldu saraylarım
Düşürdü gülü yere gönül sakar gibidir
Yolların ayrımında kıyama durur sükût
Asık suratlı çağda tuz da kokar gibidir
Zifiri karanlıklar sabahları müjdeler
Nübüvvet çeşmesinden nurun akar gibidir
Dön ki bahar erişsin yürek coğrafyamıza
Gönlümüzdeki yangın suyu yakar gibidir
Gönül bahçelerinde zakkumlar yetiştirir
Din bezirgânlarında inanç çıkar gibidir
Seccademden alnıma değer gülün busesi
Ruhum vuslatı diler tenden bıkar gibidir
Öz yurtlarında garip, parya olmuş ümmetin
Bu ahval canımıza kurşun sıkar gibidir
Tevhidin haremine destursuzca girenler
Sözleri ağzımıza bir bir tıkar gibidir
Niyaz penceresinden gülümser en sevgili
Makam-ı Mahmud’undan bize bakar gibidir
Doğmuyor üstümüze sensiz sabah güneşi
Ümmetin bu zilleti sanki ihtar gibidir
Gel artık ey sevgili!... Gönlümüz serap oldu
Varlığınla yokluğun leyl-ü nehar gibidir…
M.NİHAT MALKOÇ
(
Müstesna Güzel'e Kaside-i Bürde başlıklı yazı
M.Nihat Malkoç tarafından
13.04.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.