Ölü bir iklimdi aşk: muhterem ve o
münferit tek hece…
Hicabın asılı duvağında saklı bilmece
Bir b/ölü aşk nasıl ki tekabül
ediyordu
Hem hiçliğe hem s/onsuzluğa
Kaygılı ve telaşlı bir yolculuğun da
müsveddesinde
Saklı iken
Özlemin g/izinden sökün eden
Bulutların nidaları
Savruk bir v/eda ile sonlanan
hicapları
Hicaz makamında solan
Hüzzam bakamında doğan
Günün şerefesi
Gecenin hicreti
Kuma sokulu başı yerin
Göğe sitem eden her yenilginin
Ve zalimin ihtirası
Metruk hanelerde sönmeyen o yangın
Bil mukabil, özlem demenin yazgısında
Saklı bir teselli
Ansızın tecelli eden bir tevafuk iken
güncesinde saklı
Sırların ifşa edildiği
Yeditepeli şehrin göbeğindeki
Kesik ve her kesit
Nasıl ki aşkın hitabesi ve itirafı
Salkım saçak varlığın düşkünlüğü
geceye
Gecenin meşrebinde saklı iken o tekil
hece
Hazan ertesi yazılan bir kış masalı
Tekbir getiren sesleri
Yalnızlığın,
Muştalanmış yüreğin var mıdır sahi
bir ederi?
Bir renk
Bir sembol
Bir kapışma
Bir veda
Asılı kalmış göğün kırık kancasına
Atladığı öğünlere tekabül eden ölgün
günün duası
Ölü gelinin kanlı duvağı
Belki de doğaüstü bir güç ile teselli
buldu mu
Şair ve şehir ve şiir üçlüsü!
Bakaya kalan hüznün reçetesi
Gamı ile örtüşen ölümün dürtüsü
Kalemin içgüdüsü
Ölümsüzlüğe nazire ederken aşk
Ölümle cilveleşen şair ve na’şı dünün
eşlik
Eden güneş yüzlü bir gülüm/seme
Şairin odu kurduğu otağı
Teslimiyeti Rabbine
Duyduğu inancın huzuru verdiği hazzı
Tek kelime ile geçiştirebildiği kadar
bu dipsiz dünyasını
Tek karede saklı
Tek hecede yaşadığı kadar firarı
Fıtratı
Adeta gizil bir tehlike
Seyyah hayallerin çıkardığı yangını
Koca kainatı
Sığdırabildiği kadar o tekil münferit
heceye
Elbet hazır iken idam mangası
Kurulu darağacı
En sevdiği şairin idam sehpasında
Yudumladığı çayın son yudumu
Deminde tekerrür ettiği kadar
yalnızlığı
Densiz bir rüzgârın vebali
Boynu kıldan ince iken Dergâhında
Rabbinin
Boyun eğmediği kadar cihana
Varsın olsun aşkın tek müdavimi…