*
*
*
sen artık cümlelerle hatta kelimelerle oyalanıyorsun
düşünce derinliği
tefekkür arıyorsun
göze çarpanlar her neyse
masal falan değil
belki gerçeğin masalla örtülüşü
belki geçmişle hesaplaşması
güzel bakmaya çalışıyorsun dünyaya
usuna akseden parıltılar
giderek unutulan
dalgaların örttüğü
suların vurduğu kıyılarda
toplanan birkaç çakıl taşı
ta eski tarihlerden
bırakılmış
unutulmuş
her biri masalsı
hayali bir atmosferde geçen şeyler
hep o geçmişten
hayatın renklerinden
kim bilir neler yitip gitti dalgalı denizlerde
geçmişten kırık dökük birkaç çizgisi kalmış
eşiversen karşına kim bilir neler
ne güzellikler
ne enginlikler çıkacak
bıraktıkların seni bulacak bir zaman
bir ışık Allah’tan
istesen bulabilirsin onları
kaybedilmiş görünenleri
kendini arıyorsun
eski yazı kitapları arasında
darbeler görmüş
iki büklüm olmuş
koca ciltlerin altında ezilmiş bir ihtiyarı
ucu bucağı bellisiz bir mağaraya dalacakmış gibi tedirgin
duruyor öyle
ayrı bir köşede
küf ve rutubetle sarmaş dolaş
üzerlerinde sinek izleri
solmuş sararmış
okunmazlıktan birbirine yapışmış sayfalarda
birkaç şiirden ibaret
belki bunların dilinden anlarsın
yoksa öyle mi sanırsın
bilemedin
hepsi yeni harflere çevrilmeyi bekliyor
sana öyle geliyor ki
hep bekleyecekler
birkaç gün
birkaç gece
üzerinden yıllar geçecek
senin adeta bir vasiyetin onlar
iç ıstırabını dökercesine söylediğin sözler
iç sızın
kalp ağrın
kim bilir neler
ne anıların böyle el değmeden kaybolup gitti
aynı evrelerden geçerek
aynı güçlükleri yaşayarak
aynı zeminde yürüyerek
her hangi bir noktasında
daha yakın bir yerde
duruyorlar diye düşünüyorsun
bir çelişki
apaçık belli ediyor kendini
kendini ifade etme zorluğuyla karşı karşıyasın
çok akıllı uslu
oturaklı
çoğu iyi eğitim almış
varlıklı
kültürlü
öyle sıradan biri değilsin
sadece sana özgü olandan söz etmeye
aynı muammanın karakteri olmaya namzet birisin
yana yakıla
kalbinin acılarını
kuytularında çalkalanan denizleri
ruhunda kopan fırtınaları yazabilseydin keşke
o gizemli kadın çıksa sırrını ifşa etse
kendini
yalnız seni anlatsa
İnsanlık tarihi boyunca
yazılan tüm şiirlerin harfleri silinirdi o zaman
tabloların rengi solardı
çatlardı geceye ışıyan lambanın camı
türküler susardı belki
boşuna bekliyorsun
öyle biri olmayacak
kim bilir kaç asır daha bekleyeceksin
senin göremeyeceğin malum
görenlere selam söyle
şimdiden
redfer
(
Birkaç Çakıl Taşı başlıklı yazı
redfer tarafından
22.03.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.