Ağızımın içinde bir dil,

pis,

eskimiş…

Dönüp duruyor aynı yerde,

durmak,

durulmak bilmez bir halde.

Bir sağa,

bir sola;

dişlerim üzerinde,

ve arkasında.

Islak,

kullanılmış,

çürümüş,

paslanmış…

Hiçbir şey yapmaz durumda;

kimse laftan anlamaz bu dünyada ama,

zorlarlar onu yine de konuşmaya,

keyif alırcasına,

dalga geçebildikleri saçmalamalarına,

yalpalamasına.

Dolanıverir sonunda kendi kendine;

umuyorki,

kimse istememeli onu bu haliyle,

öyle ya,

işte şimdi daha iyi,

demek ki derin bir sessizliğe bürünmeliymiş,

herkes tarafından rahat,

kendi kendine yaşamaya bırakılmaya.
( Zamanı Geçmiş başlıklı yazı lilya.ay tarafından 20.05.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu