/…Anlamsız bir soru cümlesi ile başladı bu hengame…/
.
.
.
I-
Neydim ki senden sonra
Kaç metre kareyi kaplardı sensizlik ,
Kalbimin izdüşümünde gölgenin boyu
Battıkça güneş uzar mıydı sahiden ?
Hem söylesene ,
Kaç kere sen yok ediyordu sevgiyi ?
Yada
Ne kadar tutardı
Üçgenimin iç acılarının toplamı…
II-
Dünyanın yuvarlaklığına inat ,
İçimin köşeli şekillerinde gizleniyordu sanki yokluğun !
Hayat ,
Kısa kenardaki yalnızlığınla
Uzun kenardaki o’nun çarpımı ;
Kaderse
Kimsesizliğinin karesi kadardır dedi
bu dünyada kapladığın alan hepi topu..
Hasılı ;
Kapalıydı işte tüm çözüm yolları
İhtimalleri elinden alınmış
Çok bilinmezli bir denklem gibiydim
Hangi’nin yerine Ne’yi koysam
Tutmuyordu birbirini
Ne gidiş yolum doğruydu,
Ne iki tarafın eşitliği…
İkibinondört’ün Mayıs’ı
İstanbul…