"Sen de mi benim gibi
yalnızsın?" dedi...
"Evet; hem de öylesine yalnızım
ki..." dedim...
"Ben senden daha
yalnızım..." dedi...
"Nerden biliyorsun?"
dedim...
"Çünkü her gün yüzlerce binlerce
insanla konuşuyorum... Hepsi de hayal!.. Yani tek kala kala hayal görmeye
başladım..." dedi...
"Hiç mi kimsen yok?"
dedim...
"Yok..." dedi...
"...ve sanki karşında birileri
varmış gibi sürekli onlarla muhabbet ediyorsun öyle mi?" dedim...
"Evet..." dedi...
"Ben de yalnızım ama hiç böyle
sorunlar yaşamıyorum!.." dedim...
"Benim kadar yalnız
kalmamışsındır o zaman!.." dedi...
"Herkes benden kaçıyor, ben
sadece beni anlayan insanlarla muhabbet etmek istiyorum... Ne yazık ki o tarz
insanlar bulamadığım için de kendi kendime konuşuyorum öyle..." dedi...
Adamın aklından şüphe etmeye
başlamıştım... Ben iyi ki onun gibi değildim... En azından samimi insanlara
onun kadar özlem duymamıştım... Öyle gerçekte olmayan varlıklarla da
konuşmuyordum...
Adamı üzmemek için; "Anlıyorum
seni... Haklısın... Umarım bir gün hayatında istediğin gibi insanlar
olur..." dedim...
Daha sonra yanımıza bir polis
geldi...
"Beyefendi iyi misiniz?"
dedi yalnızca bana bakarak...
"Evet... Bi' sorun mu
var?" dedim...
"Daha deminden beri kendi
kendinize konuştuğunuzun farkında mısınız?" dedi...
_/' İbrahim Halil MANTIOĞLU '\_