Nemi düşünüyorum?İnsan olur olmaz her bir şeyleri düşünür.Bu düşünceleri uygarlığı taş devirlerinden uzay çağlarına taşıma seviyelerine getirmiştir.Bu rahatlıklarla keyiflermi sürüyor,başına çoraplarmı örüyor bilemem ama çok uzun yaşamalara eriştiği gerçeğini kabül etmek gerekir.Gecemde gündüzümde nasıl bir halk yapısı olduğumuzu ve bu halk yapısıyla çok zengin bir coğrafyada yaşadığımızı ama bu zenginliklerden yararlanamadığımızı düşünüyorum.Sadece doğurtan ve doğurgan yapılarıyla bu coğrafyada yaşayan hiç bir işe yaramayan mız,mız,dedikoducu,baskıcı,bir birlerini çekemeyen,kendilerini devamlı öncelikli ilk seviyelerde gören,yalan deyince gırla giden,öğünmekten ve forstan çok hoşlanan,dini imanı kimselere bırakmayan,çalışmaları hiç sevmeyip bedavaları,adam gayırmaları,rüşveti,iltiması çok seven,kabadayılıktan kavgalardan hoşlanan,bükülmeyen bileklere,bıçak ve silah saldırıları yapacak kadar alçak,mahkemelerde mesleğini siyasi anlayış ve hatırlı kişilere iltimasa göre yönlendirmelerinden ötürü,işe yaramayan yargıçlarımızdan tutunda,davaları 3-5 kuruş için savunmasını yaptığı müşterisi lehine çevirmeye çalışan avukatlara kadar,insan yapılarıyla dopdolu fazla vatandaşlar olduğumuzu düşünüyorum.Taciz bizde,tecavüz bizde,cinayet bizde,din sahtekarlığı bizde,aklınıza gelen her tür mendeburluk bizde.Aramızdaki yerinde düşünceleri olan ama bu yapılarımızın çokluğuyla onlarada fırsatlar vermeyen sürülerden başka işe yaramayan güdü topluluğu olduğumuzu düşünüyorum.Çoğunuzda benimle aynı düşünceleri taşımakta.Bir yerde okuduğum bir yabancının gözlemler üzerine anlatım yaptığı yazısı dikkatimi çekti bu anlatımı tamamıyla aşağıya aktarıyorum..7/Ocak-2024 Şerafettin Sorkun/İstanbul'dan..
Ben Türkiye'ye geldi, evlendi .
Türk erkek Türk kadınlar çok yemek seviyor.
Biraz oturuyor hemen yemek soruyor.
Sonra hasta olmak anlatmayı çok seviyor.
Şikayet çok.
Kadınlar kendine zaman ayırmak bilmiyor.
Hasta olmak bekliyor, doktora gitmek sonra doktor diyecek; dinlen çok yoruldun bunu bahane ederek hep hastalık konuşarak geçiriyor.
Çocuklar hep televizyon başında.
Eşimin oğlu evlendi Torun televizyon başında.
Geline dedim ki;
çocuk seni az görüyor onları çok görüyor.
Zihninde Sen az onlar çok.
Reklamları ezberlemiş.
Öyle ezberlemiş istiyor anne reddedince ağlıyor.
Işte böyle ağlıyor sonra yine istiyor yine ağlıyor 3 gün 4 gün sonra anneyle arada çatışma oluyor
Şimdi saygı nasıl olsun.
Çocuğun zihninde anne az televizyondakiler çok.
Kapat onu çocuk seni seyretsin seni anlasın senin güzelliğin onun beyninde yer etsin dedim.
Kimse anlamıyor çocukların beyni kimlerle doluyor.
Sen çocuğu Doğurdun
Sen hatırlıyorsun onu kundakladı büyüttün
Sen hatırlıyorsun
O bunları bilmiyor.
Karnını bile televizyon başında doyuruyorsun senin yüzüne bakmıyor o çizgi filme bakıyor.
Sonra diyor ki çocuk yüzümüze bakmıyor hiperaktif.
Çünkü çocuğun beynini televizyon artık yeniden tasarladı.
Sonra çocuk o çizgi kahramanların Vitrinde kostümünü görüyor istiyor ağlıyor çünkü çocuk aslında artık onlara ait oldu.
Kardeşi ile oynarken bile oradaki karakterler gibi davranıyor ve o karakterler gibi konuşuyor diyorum ki;
bak çocuk babası gibi değil senin gibi değil konuşması televizyon gibi.
Kadınlar çok konuşuyor hiç susmuyor.
Düşünmeden konuşmak Türkiye'de çok.
Hep hastalıklar çok konuşmaktan diyorum bana ters bakıyorlar.
Tiroid hasta diyor çok yiyorsun ve çok konuşuyorsun diyorum bana kızıyor.
Bana çok konuştukları zaman hemen elimle reddediyorum Diyorum ki çok konuştun ben yoruldum.
Çünkü dinlerken beyin doluyor ve ısınıyor
Susuyorlar o zaman.
Çünkü kalp te yoruluyor.
Türk kadını güzel şeyler konuşmayı bilmiyor hep şikayet.
Kocasından şikayet ediyor, ailesinden şikayet ediyor , çocuğundan şikayet ediyor Kendinden şikayet ediyor.
1 saat çay içiyor
çay içerken gönül demlenir fakat öyle olmuyor herkesin sinirleri kabarıyor sonra herkes evine gidiyor bu sefer ne oluyor hastalık oluyor.
