KIYAMAM SANA İSTANBUL
Bundan sonra sana İstanbul
Söylenecek söz kalmasa da yüreğimde
Kendimi fasulye gibi
nimetten sanıp sözüm yok desem de
Burnum havalarda kapris yapıp
Ne yıkık dökük tarihi surların kaldı gözümün önünde
Ne de yedi tepen artık umrumda
Kumruların ölmüş martıların çığlık atmıyor ruhuma
Lüfer can çekişirken pislikten bunalmış koylarda
Uskumrunun esamesi okunmuyor artık bu sularda
Ne yapacaksın bundan sonra İstanbul derken
Boğazın girdaplarında boğsan da beni
Yüreğimi kaynatsan da halicin lağım sularında
Özlesem de köprüde balık ekmek yemeyi
Ömer Hayyam yokuşundan yuvarlasan da beni hoyratça
Dalga geçemesem de Tarlabaşı'ndaki pezevenklerinle
Kudurmuş rant şoparları boka bulayıp kirletirken suyunu
Amansızca tirol çeker
gibi çeksen de beni Marmara'dan
Benim pisliğimi
bulasan da benim yüzüme
Karadeniz'e lime lime savursan da beni
Sarıyer'deki börekçinin adresini söylemesen de
Beykoz da oğlak ayağından paça yemesem de
Hani yedi ceddim sanki doğmamış gibi senin bağrında kayıtsız
Sen neden beni izinsiz sevdin ve sen kimsin
Sen serserinin birisin desende
Bağlayıp getirsen de beni üvey evlat moduna
Seviyorum işte toprağından taşına
Hani her gün ağlatıp burun kıvırsan da göz yaşıma
Bazen de ben gem vuramasam da hezeyanıma
Sevmişim bir kere seni İstanbul
Artık söyleyecek sözüm kalmadı desem de
Bakma o heyecanımdandır kıyamam sana
Kıyamam sana İstanbul
OSMAN ATATOP