kuru bir dal elimde kalan virane bir kent göz bebeklerime yıkılır tarihsiz zamanlara vakit kutupsuz pusulalara yön soran biçareliğim kasvetsiz aşikarlığını yaren eylerim mihnetli adımlarıma
ne çok kilitlenmişim kilidi kırık kapılara eşiklere düşürdüğüm yeminlerimin hayasız iradesizliğine kahırlı benliğimden iterim intiharlarımı yörüngesi yitik cümlelerin çizdiği yüreğimden sızar kanlı akşamlar gecenin ıssızlığı uluyan mırıltıları çalınırken kulaklarıma ayazda uyuşmuş avuçlarıma dökülür gözlerimdeki buzul yanlarım ilmeği kaçmış bir ömür terk ederim pişmanlıklarıma ne kadar sussam o kadar kanar ne kadar kanarsam o kadar susarım ve ne zaman konuşursam imlası bozuk bir duruş oturur dudaklarıma iç kanamalı bir sus olurum köhne hüznümün ayasında susmak en inatçısı olmaktır yalnızlığın bilirim ve şakağımda zonklar bütün sustuklarım
düşünceme sarkan mosmor bir portre olur aşktan arta kalanlarım git gide ürkünçleşen yönsüzlüğüm çığırından çıkmış bir yalnızlığı imzalar geceme ayyaş vakitlere sığdırılan müspette sözlerin çürük nüshaları durur hala usumda yar bakışlı kentleri konaklatıp hüznümde bir vagon dolusu intiharla geçerim sancılarımdan eskitme bir yitmişlik geceyi kurutur gözyaşımda elimde kalan bir kuru daldı aslında
zamanın sarnıcında bekleyişimin adını ararım yavaş yavaş öğrenirim elbet yokluk ve acı nedir senden yana çizdiğim yollar hep çıkmaz sokak aramanın ne olduğunu öğrenememişken kendimi yitirip yitirip sende ararım bulmak için değil hep kaybetmek için
közümde har yaremde tuzsun yar
ey Yar..! felakete çağrı ettiğin bir aşkın asudesi olmuşum ben bela bir sevdanın avaresi gül dalına asılı bir muştuydu gelişin ve şimdi gidişin kurudu gülüm kurudu gönlü gülistanım çehrene gergeflediğin zemheride naçar kaldı sevdakar yıllarım adına son söz dediğim yıkımları bırakıp kentime yığınlarca enkazın altında sıkıştırdın yüreğimi sesime kumlar doldu içimi beton bloklar ezdi yokluğunda kimse yok mu deyişlerime ses vermedin gelmedin…! kimliği meçhul bir zavallı sandılar beni koca koca greyderler açtı mezarımı gelmedin…! çürümeye durdum yılanlar çıyanlar mesken tuttu kokuşmuş düşlerimi
( Saklanan başlıklı yazı DEMİRCİ tarafından 3.08.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. ) Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.