Düşler biçti evren: ama yetmedi…
Rahmine düştü enginlik:
Aşkın şakıyan sesi idi umut
Devasa yüreğin kabrine sadık bir
tutku gibi
İçlendi şair içemedi hayatı
Derledi şiiri, dermanın yazmakta
buldu
Aşktı en muhteşem renk
Aşikâr sevdalıydı manen zengin
Kayıtsız bir rüzgârın peşinde
İçine esendi aslında kalemi
Pervane olduğu aşkın ümmetinde
Saklıydı sırlar
Serleri surlara sarılı
Şahika idi diğer adı
Şems’in rüzgârında sürüklenen doğası
Bir yapraktı solmayan
Yâd edilesi bir anı dünü kovalayan
Aşkla andığı dünü
Seğiren gözlerine yaş düştü
Düşman başına ve yeltenmedi yalana
başka yola
Bir bilinmeze gark iken ömür
Tahayyül edebildiği kadar
Sırtını yasladığı İlahi makam ve
kader
İstifli notalardan besteler yaptı
Yalnızlığın mizacında bazen bir nota
Bazen bir tek noktaya tekabül etti
Hüzün iken sağdıcı
Üzüldüğü kadar büyüdü inancı
Sözcükler kasıtsız ihbarsız
Geçkin zaman geçtiği yollar aşk gibi
pervasız
Bir düş ise dün
Yarındı ümidin buharı tüten
Yareni evren
Yâri ölü bir iklimde saklı
Öldüremediği neyse dünden firar eden
Göçebe bir kuş gibi
Yaralı yüreğini şiirden şiire taşıdı
Makul olansa sevgi
Makbul olan da
Mühürlü olsa ne ki kalbi?
Ne de olsa bakirdi yaşam
Kıyıya vuran püsküllü yosun
Bir belayı def etmekse idraki
Semiren doğanın kilitli kapısı
Hamt ettiği kadar kaybolmayan
Haiz olduğu ne ki yüreğini tutuklu
kılan
Hazzı değil yaşamın,
Maneviyatı giyindi üstüne
Hatır için sevip yaşamadı
İçindeki cenneti taşıdı cihana
Nazarında yılların
Nezdinde yangının
Tek kıvılcımı şahit tuttu
Müsebbibi neyse yalnızlığın
Aldırmadan kimseye
Aldandığı kadar insanların yalancı
sevgisiyle
Andıkça Rabbini…
Ç/ağlayandı her hece
Karanlığı dahi delip geçen gözleri
Özlemin yükü ağırdı çok ağır
Saltanatı sonlandı sonra
Sızan yasın izinde kuruttu gözyaşını
Bir mikado çöpü gibi
Dağılan hayallerinin peşinde
Varsın dağınık kalsaydı içindeki
külliye
Nazı niyazı tek sunduğu Rabbi
Gölgesinden dahi alacaklı iken
Aldırmazlığın nezdinde yürüdü bir
başına
Kimsesizliğin sonlandıracak biri
vardı madem
Yaşadığı kadar başını yasladığı
Sönen ferinde ömrün
Tek bildiğini yaptı ve okudu
Mademki neferiydi sevginin
İlahi Frekansta buluştu iki âlemin
Rahmanı ile
İlkelerden ülküler inşa etti
Sırça yüreği telaşla adadı kendini
evrene
Adağı kabul oldu sonunda
Ant içtiği neyse üstüne
Ar bildiği hayatı yaşadı dilediğince
Bir rüya bile olsa gözleri açık
gördüğü…