Cebimdeki bozuk para hayallerimle tokuştu,
İkisi de kırıldı, yere saçıldı umutlarım kayboldu
Markette etiketler arsızca kahkaha atıyor,
Peynir küçülüyor ama fiyatı büyüyor sinsice.
Kahve zincirinde küçücük bardak altınla satılıyor,
Bir yudum umut, bir ayın yol parasına denk düşüyor.
Sokaktaki gülüşler maskelerin arkasında pas tutmuş,
Gerçeği gören gözler çoktan uykusuz kaldı.
Gençlerin sırtına borçtan yapılmış çantalar yüklendi
Üstüne umut diye taş koydular utanmadan.
Televizyonda vaatler bal gibi dilden dökülüyor,
Ama gerçekte taş gibi suskunluk geliyor
Kasaptaki kemik bile etten pahalıya çıkıyor,
Hayat sofralara değil, koltuklara kurulmuş artık
Sabır masalı hâlâ fısıldanıyor bizim kulaklara
Oysa sabır da çoktan enflasyona kurban gitti
Ve halkın çığlığı artık taşların arasından yükseliyor,
Maskelerin pazarı bir gün kendi ateşinde yanacak.
İsmail Gökkuş