Birkaç fikir devşirdim, sandım ki gökyüzüyüm,
Bir iki kitapla ben, yıldızlara öyküyüm,
Meğer bir bulutmuşum, yağmursuz ve boş büyüm.
Bilge sanıp kendimi, gururla gölgeymişim,
Güneş görünce anladım ne kadar gölgeymişim.
Dedim madem rüzgârım, dağları devireyim,
Sıradan esintiden uzaklara süzüleyim,
Sultanların saçında bir melteme dönüşeyim.
Meğer savrulan tozmuşum, bir esinti değilmişim,
Yel derince anladım ne kadar gölgeymişim.
Kendimi nehir sandım, çağlayanla yarıştım,
Kıyılarım sessizdi, içimde taşlar taştım,
Bir damlayla boğuldum, derinlikten uzaklaştım.
Ben ırmağım sanırdım, bir ıslak çizilmişim,
Suya düşünce anladım ne kadar gölgeymişim.
Bir lokma verdim diye, cömertliğe soyundum,
Açın halini bilmez, soframda çok doygundum,
Gönül sandım kendimi, nefsime hep boyundum.
Zenginliğim sanrıymış, bir kuru dilekmişim,
Paylaşınca anladım ne kadar gölgeymişim.
Sanat dedim, söz dedim, kalemle göğe çıktım,
Her harfimle kibirle, boş bir yolda yürüdüm,
İnsanlıkla yüzleşip, aynaya küskün baktım.
Şairim sanırdım, bir sessiz heceymişim,
Kalem kırılınca anladım ne kadar gölgeymişim.