Osmanlı'nın sahibi benim bir akrabamdı
Orda bütün sıkıntıyı, derdi o sırtlardı
Onun sırtında "Güven" dolu bir çuval vardı
Ama karakter olarak iyi bir adamdı
Biri var soğuk mu sıcak mı kimse bilmezdi
O yeri gelir güler yeri gelir gülmezdi
Ama yüreğinde iyilik saklı biriydi
Bu bahsettiğim resmi bir "Cevahir" abiydi
Kasada durup hesaba çeken biri vardı
Adı herkesin bildiği üzere "Suat'tı"
Mahşerde değildin ama hesaba çekerdi
Orda oturan herkes onu çokça severdi
Ana baba ayrı olsada benim abimdi
Dini hatırlatıp kıymetini bildirirdi
O yinede kimseyi kırmayacak biriydi
Bu bahsettiğimde müthiş bir "Ethem" abimdi
Sırada her zaman sessiz suskun olan "Ahmet"
Öğleden sonra onun sırtında bütün zahmet
Uzun zamandır burda çalışıyor olsa da
Buranın sayesinde ekmek yiyecek elbet
Osmanlıya sesleneyim iyi ki var "Yüsra'n"
Onun kafeye verdiğini etmeyin hüsran
Osmanlı sadece onunla güzelleşirdi
İşten çıkarsa artık kabuk tutmaz o yaran
"Gülistan" diye biri vardı kendi halinde
İsteğin hemen olurdu sen istediğinde
Her zaman mutluluk akar o güler yüzünde
İşte o da artık bu Osmanlı'nın kalbinde
Bir duruşu sahiplenir çizgisi belliydi
O Güneş'in gölgesi gibi olan biriydi
Kafeyi beklenen seviyeye getirirdi
"Elif" hep yoktu çünkü üniversiteliydi
Bu kafede birisi vardı cennetten fragman
Ve o olmağında osmanlı ucuz bir yalan
Tanıdıkça yanılgıyı sana hatırlatan
Soğuk ve sıcak arası adı "Çiğdem" olan
Orda "Mehmet" vardı devamlı üst katta duran
Soyadı misali sana müjde dokunduran
Selam ve sohbeti bilip saygıyı koruyan
Fakat her zaman ağır başlı güzel bir adam
Kafe "Azat'ı" bulunca azat oldu resmen
Ona kalbinde güzel yer verdi hemde içten
Kafe'dekiler Azat yoksa yapamaz artık
Kendilerine abi, kardeş bildiklerinden
Hep arkada dururdu o hiç öne çıkmazdı
Adını yeni öğrendim kimlikte "Reyhan'dı"
O uzaktaysa demek burdakiler dünyaydı
Güneş yaklaşırsa kafe artık tarumardı
Son olarak size "Yusuf Turhan'ı" yazayım
Efendiliğine kalemi konuşturayım
Ben saygı sevgi konusunda ondan yanayım
Bu şiiri artık size burda bırakayım
NOT: 14'lü hece ölçüsüyle yazılmıştır
13 kişi 13 dörtlük. Muş Bulanık Osmanlı Cafe'ye ithafen yazılmıştır
(
Bir Cafe - Osmanlının Hazinesi başlıklı yazı
Hasan Uyar tarafından
22.11.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.