Online Üye
5622
Online Ziyaretçi
21
Ameller Niyete Göredir
Değerli Kızım;
Sen de bil ki, “ameller niyete göredir.” Kişi için ancak niyetlerinin karşılığı vardır.
Öyle ise sen de güzel şeylerle niyetlen ki güzelliklerle karşılaşasın. İçindeki kini ve nefreti sök ve at… Öyle bir at ki, bir daha ruhunun derinliklerine kök salmaya kalkmasın. Ve orada bir daha yeşermesin. Şartlar seni kötülerle yan yana getirse de, kötülerin şerrinden korunmak için ona selam ver ve onun yanından bir an önce uzaklaş… Ki onun kötülük enerjisinden ve kötülük çamurlarından etkilenmeyesin…
Nasıl ki insanlar bize niyetlerimize göre değer veriyorsa, Allah niye niyetlerimize göre değer vermesin? Niyetin sadece kendi gücünle sınırlı olmasın çünkü sonucu da gücün kadar olacaktır.
Eğer gücünü aşan niyetler geliştirirsen, etrafındaki diğer insanlar da o gücünün etki alanına gireceklerdir. Senden etkilenecek yüzlerce hatta binlerce insan aynı niyetler çerçevesinde birliktelikler oluşturacaklardır. Değerli insan ve zamanın velayet sahibi Süleyman’ın ilmi, fikri ve zikri etrafında halkalananları göremiyor olmazsın… Ebedi hayata inananların kazançları, ebedi hayata inanmayanlardan çok daha fazla olduğunu izaha lüzum var mıdır?
Değerli Kızım;
Ömür defterinin ak sayfalarını yaptığın ve yapacağın güzellikler süslesin. O defterin her sayfası engin semaları kuşatan cennet manzaralarına benzesin. Tüm iyiliklerini sıfırlayacak gıybet bataklık çamurundan uzak kal ki, o beyaz sayfaların kirlenmesin. Sizlere çok büyük görevler düşmektedir.
Sizler kardan ve kıştan, soğuktan ve sıcaktan uzak ilim tahsile çalışırken, diğer yanda sizin yiyeceğiniz nesneleri yetiştirmeye ve büyütmeye, giyeceklerinizi dikip biçmeyle uğraşan binlerce kadın ve kızı dualarınızla ve ilminizle kuşatmalısınız.
Onların sizler üzerinde hakları olacak ve bu hakları onların yarınlarını ilminizle aydınlatarak ödeyebileceksiniz. Büyük görevleri yükümlü kılan büyük amaçlar vardır. Bu büyük amaçlara muttali olmak ve kendinizi hazırlamak zorundasınız.
Sen de bilirsin ki, sadece kendini düşünen kendi kadar, akrabalarını düşünen akrabaları kadar, milletini düşünen milleti kadar, tüm insanlığı düşünen tüm insanlık kadar büyür. Yine bilmelisin ki, gerekçesi çok büyük olanın üreteceği sonuçta o derecede büyük olacaktır. Aynı topraktan nasıl binlerce farklı tat ve renkte bitki yetişiyorsa, aynı eylemden de binlerce farklı sonuçların çıkması ihtimallerden hiç de uzak değildir.
Değerli Kızım,
Hayat bahçene birçok meyveli ve meyvesiz ağaçlardan dik… Gelip geçenler o ağaçların altında dinlenebilsin ve onlara serinlik ve esenlikler versin. Yemyeşil dallarının arasına kuşlar yuvalar yapsın ve eminlik içinde yavrularını dünyaya getirsin.
İnsanlar en hüzünlü, en sıkıntılı anlarında o kuşların şakıyan seslerinde üzüntü ve sıkıntılarını def etsin. Meyvelerinden insanlar, kurtlar ve kuşlar yesin, açlıklarını gidersin ve sana dualar etsin. Taze yapraklarından hayvanlar beslensin. Gölgesinde sevgililer ve yaşlılar dinlensin.
Rüzgârlarla sallanan dallarının uğultularında eğlesinler. Verimli toprakların kayıp gitmesini, arazinin çoraklaşmasını ve değer yitirmesini önlesin. İklimlere katkısı olsun. Kendine bakan insanların gözlerini dinlendirsin.
Bol bol tabiata oksijenler salsın. Sen öldükten sonraya yaşayan birer eser olarak kalsın. Yeni ağaçlar için yeni tohumlar üretmeye devam etsin. İçinde bulunduğu araziyi değerlendirip kıymetlendirsin ve şenlendirsin.
Ağaç dikmek arada bir, içini rahatlatacak bir meşguliyet olsun. Yapacağın bu davranış kâinatın sevilisinin “kıyamet kopuyor olsa da elinizdeki fidanı yine de dikin” emriyle eşdeğer olsun. Senin amel defterine sevaplar ve hayırlar yazdırmaya devam etsin.
Değerli Kızım,
Bilmelisin ki hiç kimse, yaşama gerekçesinin zirve noktasından daha öteye gidemez, gidememiştir de… Senin daha ötelere, çok daha ötelere uzanacak hayallerin, düşüncelerin, hedeflerin ve gerekçelerin olsun.
Eğer yüz metreyi hedeflersen, maraton koşmak asla sana göre bir iş olmaz. Kendi hayatına o kadar büyük bir gerekçe bul ki, bütün ömrün ona ulaşma gayret ve çabasıyla geçsin. Hedefine ulaştığında dünyadaki bütün işlerin bitmiş, dünyadan ayrılmaya her an hazır olduğun anın olsun.
Gerekçelerle kuşatılmış bir kâinatta gerekçesi olmayanların ne işi olabilir? Bütün geceler yıldızlarla dost olmak isteyen âşıklarla dolu değil midir?
Değerli Kızım,
Amaçlarınla, gerekçelerin asla birbirine karışmasın. Senin okumanın sebebi sadece imtihanlara girmek ve sadece yüksek notlar almak değildir. Elbette talebelik dönemlerinde okuyacak ve okuduklarından imtihanlar da olacaksın. Talebelikteki çalışmaların hocalık yapmaya asla yeterli olmayacaktır.
Bu dönemde sadece size ilim hazinelerinin anahtarları ve o anahtarlı kullanma usulleri öğretilmektedir. Öğrenmek ve ileride kullanmak niyetiyle çalışırsan hem tüm imtihanlarını geçer, hem de bu bilgilerini birçok alanda rahat rahat kullanabilirsin. Gerçek talebelik ise hoca olup vazife yükümlülüğünü taşımayla görevlendirildiğinde başlayacaktır. O zaman çok daha fazla okuyacak, çok daha fazla çalışmak zorunda kalacaksın… Talebelerinin önünde mahcup olmama düşüncesi seni çok daha fazlasıyla çalışmaya itekleyecektir.
Yaptıklarının hayırlı ve faydalı olduğuna senin de inandığına eminim. Öyle ise inandığın şeyin üzerine ısrarla gitmelisin. Eğer bu olumlu çabanı aksatır veya vazgeçersen, neticesi senin için bir hüsran olacaktır.
Okuma ve okutma gerekçelerin şimdiden bütün geleceğini kaplasın. Başka gerekçelere yer ve fırsat bırakmasın. Gerekçelerin sadece birkaç gün veya birkaç yılla sınırlı kalmasın. Sonucunu şimdiden düşün ve programını ona göre yapmalısın.
Değerlendirdiğin sonuç tüm hayatını bütünüyle kapsasın. Asıl gülen son gülen, asıl başarı başarıyla biten başarı olacaktır. Kaderin sahibinin tüm bir ömrü, tüm niyetleri ve tüm yaratılanları dikkate alarak kararını verdiğini bilmelisin.
Değerli Kızım,
Önüne herhangi bir engel çıkarsa, direk olumsuz şeyler düşünme… “Ben nerede hata yaptım” diye önce kendi kendini güzel bir sorgula… Niyetlerini, gerekçelerini ve kalbinden geçenleri tek tek sorgula ve titizlikle gözden geçir… Mutlaka bir eksik gedik veya yanlış bir niyet veya eksik bir gerekçen mutlaka vardır. Kendi eksiklik ve noksanlığın için ne hocalarını, ne büyüklerini ne de arkadaşlarını da asla üzme…
Bilmelisin ki, gerekçesiz eylemler köksüz ağaçlar gibidir. Bundan asla şüphen olmasın… Eğer özel bir yeteneğin varsa, kader sana onu mutlaka ama mutlaka değerlendirme fırsatı verecektir.
Km – 270307