Gecenin saçları düşmüştü yastığımıza
Kadranda nefesini duyduk şeytanın

Gitmemelisiniz dedi penceremize vuran kardelen

Bitmemelisiniz dedi bir kuzgun gökyüzünden

Yürüdük ne çare karabasanın içli sesine
Ve girdik firakın virane bahçesine


 Elveda demedi gözlerin, buğuluydu hala
Kapı çekti elinden, ben kalakaldım
Söyleyemedim -gidersen ölürüm- asıldı dudağıma
Kuruldu orta yerine gururun darağacı
Dinlemedik tuttuk sevdayı sorgusuz astık

Gözyaşıyla kaldı yorgan ve yastık

                                                     

Göz göze geldi çok zaman bir damla yaş
Bekledi itirafımızı bir çocuğun kalbinden
Sen susadın bana hasretin bir yarısı
Ben sana acıktım hicranın sofrasında
Dön demeliydik, dönmemeliydik sözümüzden
Savaştık önce sen düştün sonra ben

Fatihalar dön diyor fakat çaresiziz
Çayırlar bitiyor gövdemizden el ele
Toprak sarılmış bize anne kadar sıcak
Sen beni tanıyor musun, ya ben seni
Bak artık asırlarca uzakta iki yüzüz
Eyvah nefsimizin kanlı pençesinde ölmüşüz
Elveda demeden

 

( Elveda Demeden başlıklı yazı poet19 tarafından 3.10.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu