örselendim bir akşam vakti
düşlerimi karanlıklarına kaptırdım
ökçesi düştü çocukluğumun
kendi kendimi kandırdım
ulu orta hayallerimi tırpanlıyorken umarsızlığın
nasırlı avuçlarımda bir dünya palazlanıyordu tüm kahpeliğiyle
sırtımdan bir akrep vuruyor
zehrin yayılıyordu ellerime
kanımda demleniyorken sünepe bir tükenmişlik
düşüyordum işte
düşüyordum
sereserpe…
köşe başlarından azgınca seyirten yaşam
bu kaçıncı sığınışım kollarına
bu kaçıncı yenilişim sana
kaç zamandır borandayım
salma rüzgarlarını bendime
donar saçlarım
omuzlarım düşer
öksüz kalırım kendime
sendeleyerek yürür kuşlar bahçemde
gelme üstüme
gelme…
bak tipide yalpalayan şu serçeye
böbürlenmekten değil kabarması
parmakları böğrüne siniyor
buzdan bir yel işliyor etine
kim duyar sesini
sitemi kendine
yığılıyor kanatlarının şemsiyesine
üşüyor ölesiye
üşüyor işte …
kırıntıları kendine yük
kuruntularından bi haber
buzullar büyüyor şimdi cehenneminde
kör bir gecede kör ebe oynuyor çocuklar
gözleri dokunmuyor birbirlerine
oynuyorlar işte
oynuyorlar yinede
körü körüne…
alacaklıyım senden ey hayat
yazdım şu atlasımın köşesine
heybeme işledim seni
hasan polat