SU YUTTU, EYVAH BENİ!

 

Sır dolu bir boyutta, kim uyuttu? Ah! Beni.

Bir damlacık gölette su yuttu, eyvah beni!

***

 

Felek, ram etmek ister, yüklenip safi bana,

Tek haram lokma girse; kalır mı; kursağım saf?

Bal ikram etsin, yemem; bulgurum kâfi bana,

Bilerek haddi aşıp, yapmam gaf üstüne gaf.

 

 

Kumpaslara girerek ayak vurmadım topa.

Tek paslara meylim yok; güven duydum ekibe.

Tüm aslara çektiler bıkmadan her gün sopa

Bakmayınca yazılan ıvır-zıvır terkibe.

 

 

Dün doğan bir bebeğe; “koş, bin ata” denirse,     

Hep yağan yağmurlarda ıslananlar ne yapar?

Süt sağan, sütü bozar; bozuk süt de yenirse,  

Zehirleyip öldürür; o an kıyamet kopar!

 

 

Kıyamet, hakkı atıp, haksızlığı tutarak

Büyüklenip, putlaşıp, ahkâm kesip y/azmaktır.

Kıyamet, nefis için, aczini unutarak 

Başı gökte sanıp da, dengeleri bozmaktır.

 

 

***

Kıyamet içimdeydi, nefs unuttu, vah beni!

Kime, ne yaptım? Bilmem. Ah tuttu, eyvah beni!

 

 

(23.09.201 / Elazığ)
Güneri Yıldız
( Su Yuttu Eyvah Beni başlıklı yazı GüneriYILDIZ tarafından 15.02.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu