BİR HANÇER GİBİ SAPLANAN

Gözlerinde hüzün var yine bir hançer gibi saplanan

Gamzelerin bir ok gibi yüreklere saplanan

Suskun gecelerde, avare yüreğin gibi kor ateşlerde yanan

Aşkın sevda gemisinde,batmaya yelken açmış sandal gibisin ey canan

Saçlarına hüzünlü yalnızlık türküsü takılmış,ayın şavkında çalınan

Kör karanlık kuytu sokaklarda can çekişen yalnızlık gibisin

Gözlerine kuraklık  yorgunluğu çökmüş, virane ,çölde kum gibisin yanan

Ellerinde gölge gibi esen rüzgar ,

Hayal ile ölüm arasında kalan kuru yaprak gibi sürüklüyor bedenini

Arzuların gerçekleşmeyen baharına,

Rüzgar ile salınan bedenin  dönüşü olmayan yolun  idam sehpasında

Sonsuzluğun mabedine, gitmek için kalkan trenin  çığlık,çığlık sesi  

Gök semada bulutları ağlatırken

Bense bakıyorum gölge bedenimle sadece gözlerimde akan iki damla ıslak göz yaşım ile ağlarken

Hakikatin rıhtımında,hayallerin savrulmuş,sessizliğin sessiz çığlığında paramparça

Aynada yüzün paramparça,solmuş hayallerinin şefkatsizlikle lanet okumanın kürsüsünde

Bangır ,bangır bağırıyor,sessiz sükutunun sessiz mabedinde

Hayat ile ölüm arasındaki çizgide, bedenim yaşanmazlık kapısın çalarken

Sen koşuyorsun başka baharlarda çiçek olarak açmaya

Kalbin kaldı yerde paramparça olmuş,gözyaşı ile yıkanmaya mahkumun ızdırabında

 Sen elveda derken, Sezar  gibi ,hayata son defa  şaşkın gözlerle bakarken ihanetin hançerine,

İhanetin hançeri gibi kan damlıyor ruhumda titrek ve çilenin ikliminde geçmişin bir sancısı gibi

Fırsatını yakalasam da hayallerinin hükümranlığına hükmedebilsem

Yüzünde, doğmamış yarınların ölmüş dünü, saklı iken yitik  olan seni,

 Naçar kalan hayallerinde ızdırabın örüldüğü ummanın hayal sahilinde nasıl kurtarabilirim

Elin elime hiç dokunmamış iken,

Nasılda  bende olmayan tutku ile, aşamayabileceğimi bile bile

Gözlerindeki çıplak hakikat ile, sana ses olmamı istersin

Sen bana hiç dinlenilecek kulak olmadın ki sana ses olayım

Sen bendeki tutkuyu görmedin

Sadece güzelliğinin gücüne kandın

Ve şimdi bana, çıplak hakikat ile bakma,

sendeki ihanetin hançeri olan, öfkenin hançeri ile

Göğsümü parçalamadan önce düşünecektin

Ve çırılçıplak göğsüme sapladığın hançerin

derin izini görmek için, yüzünü çevirmeden hançerleyen sen

Ar edip yüzünü bile çevirmedin bunu yaparken,

Karşındakinin derin sancısını görmemek için yüzünü çevirmeyen sen

 Şimdi bana dua diye bakma.

21-05-2013  04:15 ANKARA-SİNCAN


( Bir Hançer Gibi Saplanan başlıklı yazı kul mehmet tarafından 21.05.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu